Yazar: <span>Ankara psikolog</span>

özşefkat geliştirmenin 5 bilimsel yolu

Özşefkat Geliştirmenin 5 Bilimsel Yolu

Özşefkat Geliştirmenin 5 Bilimsel Yolu

Giriş: Özşefkat Nedir?

Özşefkat, kişinin kendine karşı anlayışlı, sabırlı ve sevgi dolu yaklaşmasıdır.
Psikolog Dr. Kristin Neff’in tanımına göre özşefkat, üç temel bileşenden oluşur:

  1. Kendine nezaket

  2. Ortak insanlık bilinci

  3. Farkındalık (mindfulness)

Kısacası özşefkat, hatalarla savaşmak yerine onları insan olmanın doğal bir parçası olarak kabul etmektir.
Kendini sevmemek, suçluluk duygusu veya değersizlik hissi yaşayan kişilerde özşefkat geliştirmek, psikolojik iyileşmenin anahtarıdır.


1. Kendinle Konuşma Biçimini Değiştir

Kendimize nasıl konuştuğumuz, beynin duygu merkezlerini doğrudan etkiler.
Araştırmalar, olumsuz iç diyalogların kortizol (stres hormonu) seviyesini yükselttiğini, pozitif iç diyalogların ise serotonin üretimini artırdığını göstermektedir.

Uygulama: Her gün kendine nazik bir cümle söyle.
Örneğin: “Bugün elimden gelenin en iyisini yaptım.”

Olumsuz Düşünce Özşefkatli Alternatif
“Ben bunu hep yanlış yapıyorum.” “Herkes hata yapabilir, önemli olan öğrenmek.”
“Kendimden nefret ediyorum.” “Zorlanıyorum ama bu da geçecek.”

2. Farkındalıkla Duygularını Kabul Et

Özşefkatin temelinde farkındalık vardır. Farkındalık, duygularını bastırmadan, yargılamadan gözlemleyebilme becerisidir.
Yapılan bir Harvard araştırması, duygularını bastıran bireylerin anksiyete ve depresyon riskinin %40 daha yüksek olduğunu ortaya koymuştur.

Uygulama: Günde 10 dakika “nefes farkındalığı” pratiği yap.
Nefes alırken bedenini ve duygularını gözlemle, değiştirmeye çalışma.


3. Kendi İnsanlığını Kabul Et

Birçok kişi başarısızlık yaşadığında “herkes mükemmel, bir ben değilim” hissine kapılır.
Oysa özşefkat, ortak insanlık bilinciyle başlar: Hatalar, utançlar, eksiklikler — hepsi insan olmanın doğal bir parçasıdır.

Uzman Görüşü:
Klinik psikolog Umut Bey şöyle açıklar:
“Kendini affetmek, hataları mazur görmek değil; insan olmanın kusurluluğunu kabullenmektir.”


4. Bedenine Şefkat Göster

Psikolojik özşefkat, bedensel özbakımla güçlenir. Yetersiz uyku, kötü beslenme veya aşırı yorgunluk, zihinsel dayanıklılığı azaltır.
Stanford Üniversitesi’nin bir araştırması, düzenli egzersizin özşefkat skorlarını %22 artırdığını göstermiştir.

Uygulama:

  • Haftada 3 gün yürüyüş

  • Duygusal yeme yerine farkındalıkla beslenme

  • “Bugün bedenime teşekkür ediyorum.” cümlesiyle günü bitir


5. Terapi Desteği ile Derinleş

Özşefkat, bazen yalnızca farkındalıkla değil, profesyonel destekle de gelişir.
Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT) ve EMDR terapisi, kişinin kendine yönelik olumsuz inançlarını yeniden yapılandırmasına yardımcı olur.

Ankara’da terapi desteği arıyorsanız,
Ankara Uzman Terapi merkezinde uzman psikologlarla özşefkat odaklı terapi süreçlerini inceleyebilirsiniz.


Bilimsel Olarak Kanıtlanmış Özşefkatin Faydaları

Etki Alanı Araştırma Sonucu
Stres Yönetimi Özşefkatli bireylerde stres hormonu düzeyi %23 daha düşüktür.
İlişkiler Kendine şefkatli kişiler, daha empatik ilişki kurar.
Depresyon Riski Özşefkat çalışmaları depresyon belirtilerini %30 azaltır.

Sonuç: Kendine Nazik Olmak Bir Güçtür

Kendine karşı şefkat göstermek zayıflık değil, psikolojik dayanıklılığın göstergesidir.
Özşefkat geliştikçe, hem kendinle hem çevrenle daha sağlıklı bir ilişki kurarsın.
Unutma: İçindeki sesi yumuşattığında, dünya da yumuşar.


İç Link Önerisi (WordPress için)

🔗 Psikolojide Kendini Sevmemek
🔗 Kendini Kabul Etmek Nedir?

psikolojide-kendini-sevmemeka

Psikolojide Kendini Sevmemek

 Psikolojide Kendini Sevmemek Nedir?

Kendini sevmemek, bireyin kendi değerini fark edememesi, içsel bir onay eksikliği yaşaması ve sürekli başkalarının ölçütleriyle kendini değerlendirmesi durumudur. Psikolojide bu durum, özsaygı eksikliği veya negatif benlik algısı olarak tanımlanır.
Bu kavram sadece duygusal bir sorun değil, bireyin yaşam kalitesini, ilişkilerini ve psikolojik dayanıklılığını doğrudan etkileyen temel bir zihinsel süreçtir.


Kendini Sevmemenin Psikolojik Kökleri

Kaynak Etkisi Açıklama
Çocukluk Dönemi Deneyimleri Yüksek Aile içi eleştiri, koşullu sevgi veya değersiz hissettirilme bireyin özsaygı temellerini zedeler.
Toplumsal Baskılar Orta “Mükemmel olma” kültürü, bireyde yetersizlik hissini pekiştirir.
Travmalar ve Red Deneyimleri Yüksek Terk edilme, duygusal ihmal gibi travmalar özdeğeri sarsar.
Sosyal Medya Etkisi Artan Karşılaştırma kültürü, “ben yeterli değilim” inancını besler.

Uzman Görüşü: Klinik psikolog Umut Bey’e göre, “Kendini sevmemek, çoğu zaman kişinin geçmişte başkalarından alamadığı sevgi ve kabulü kendine de vermemesidir.”


Kendini Sevmemenin Belirtileri

Kendini sevmeyen bireyler genellikle farkında olmadan aşağıdaki davranışları sergiler:

  • Sürekli öz eleştiri yapmak

  • Başarılarını küçümsemek

  • İlişkilerde onay arayışı

  • “Ben kimim ki?” gibi değersizlik düşünceleri

  • Başkalarını memnun etmek için aşırı fedakârlık

Bu belirtiler uzun vadede depresyon, anksiyete, bağımlı kişilik ve duygusal tükenmişlik gibi sorunlara zemin hazırlayabilir.


Kendini Sevmemenin Beyin ve Duygu Üzerindeki Etkileri

Araştırmalara göre, düşük özsaygıya sahip bireylerde:

  • Amigdala aktivitesi (kaygı merkezleri) daha yüksektir.

  • Serotonin düzeyi düşük seyreder, bu da mutluluk duygusunu baskılar.

  • Beynin ön singulat korteksi (özfarkındalıkla ilgili bölge) zayıf çalışır.

Bu nöropsikolojik değişimler, bireyin kendini değersiz hissetmesini biyolojik olarak da güçlendirir.


Kendini Sevmeye Giden Yol: Uygulanabilir Stratejiler

1. Farkındalıkla Başla

Günlük düşüncelerini gözlemle. “Kendimi eleştiriyor muyum, yoksa destekliyor muyum?”
Mindfulness (bilinçli farkındalık) egzersizleri bu süreçte oldukça etkilidir.

2. İçsel Diyaloğunu Dönüştür

Olumsuz iç sesini fark et ve şu şekilde değiştir:

❌ “Ben beceriksizim.”
✅ “Hata yapmam öğrenme sürecimin bir parçası.”

3. Kendinle Şefkatli Ol

Kristin Neff’in “özşefkat” modeline göre, insanın kendi acısını reddetmeden, şefkatle karşılaması iyileştirici bir süreçtir.

4. Terapi Desteği Al

Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT) ve EMDR terapisi, geçmiş travmaların ve olumsuz inançların yeniden yapılandırılmasında etkilidir.

Eğer Ankara’daysanız, uzman destek için Ankara Uzman Terapi merkezinden profesyonel yardım alabilirsiniz.

5. Küçük Başarıları Kutla

Kendini sevmek büyük hedeflerle değil, küçük adımlarla başlar. Başardığın her adımı fark et ve kendine teşekkür et.


Örnek Vaka: “Elif’in Kendini Sevmeyi Öğrenme Süreci”

Elif, 32 yaşında bir mühendis. Çocukluğunda sürekli “daha iyisini yapabilirsin” cümlesiyle büyüdü. Yıllar sonra kariyerinde başarılı olsa da içsel bir değersizlik hissiyle mücadele etti.
Terapide, geçmişte aldığı koşullu sevgiyi fark etti. Duygusal farkındalık ve özşefkat çalışmalarıyla, zamanla “kendimi olduğum gibi kabul ediyorum” diyebildi.
Bu dönüşüm, iş verimini artırmakla kalmadı, ilişkilerini de daha sağlıklı hale getirdi.


Sonuç: Kendini Sevmek Bir Yolculuktur

Kendini sevmek, narsisizm ya da bencillik değildir. Aksine, sağlıklı bir benlik bilincinin temelidir.
Kendini seven birey, başkalarına da sevgiyle yaklaşır; üretken, empatik ve dengeli olur.
Unutma: Kendini sevmek, dünyayı algılama biçimini değiştirir.

Daha fazla psikolojik farkındalık içeriği için şu yazılar da ilginizi çekebilir:
🔗 Kendini Kabul Etmek Nedir?
🔗 Özşefkat Geliştirmenin 5 Bilimsel Yolu

ankara psikolog adresleri

Ankara Psikolog Adresleri – Uzman Terapi Merkezleri Rehberi

Ankara Psikolog Adresleri – Uzman Terapi Merkezleri Rehberi

Ankara’da profesyonel psikolog desteği almak isteyenler için doğru adresi bulmak, iyileşme sürecinin en önemli adımlarından biridir.
Bu yazıda, Ankara psikolog adresleri, terapi türleri ve güvenilir merkezleri seçerken dikkat etmeniz gereken noktaları derledik.


📍 Ankara’da Psikolog Desteği Neden Önemli?

Başkentte yoğun iş temposu, trafik, aile sorumlulukları ve stres, birçok kişide kaygı, depresyon ve tükenmişlik belirtilerine yol açabiliyor.
Bu nedenle profesyonel bir psikolog desteği, sadece psikolojik iyileşme değil, aynı zamanda yaşam kalitesini yükseltmek açısından da büyük önem taşır.

Ankara Uzman Terapi merkezimiz, hem bireysel hem de çift terapisi alanında deneyimli uzman kadrosuyla hizmet vermektedir.
Merkezimiz hakkında detaylı bilgi almak için 👉
<a href=”https://ankarauzmanterapi.com” target=”_blank” rel=”dofollow”>Ankara psikolog merkezimiz</a>
sayfamızı ziyaret edebilirsiniz.


🧭 Ankara Psikolog Adresleri – Öne Çıkan Bölgeler

1️⃣ Çankaya Psikolog Merkezleri

Ankara’nın en çok tercih edilen psikoterapi bölgesidir.
Burada ağırlıklı olarak EMDR, bilişsel davranışçı terapi (BDT) ve çift terapisi alanında uzman psikologlar hizmet verir.
👉 <a href=”https://share.google/HQ0tisjzy8MVPti8D” target=”_blank” rel=”nofollow noopener”>Google Haritalar’da Ankara Uzman Terapi Konumu</a>

2️⃣ Kızılay ve Tunalı Hilmi Psikolog Ofisleri

Merkezi konumu sayesinde ulaşımı kolaydır.
Genellikle ofis çalışanları ve öğrenciler tarafından tercih edilir.
Yoğun tempo nedeniyle burada stres yönetimi ve kaygı bozuklukları terapileri öne çıkar.

3️⃣ Ümitköy, Çayyolu, Yaşamkent Bölgeleri

Ankara’nın batı yakasında yer alan bu bölgeler, aile terapisi ve çocuk terapisi alanlarında uzmanlaşmış merkezlere ev sahipliği yapar.
Sessiz ve konforlu ortamlarıyla terapiler daha rahat ilerler.

4️⃣ Etimesgut ve Sincan Bölgeleri

Daha çok aile danışmanlığı, evlilik terapisi ve ergen terapisi hizmetlerinin yoğunlaştığı semtlerdir.
Son yıllarda online psikolog seanslarıyla da ilgi görmektedir.


💬 Psikolog Seçerken Nelere Dikkat Etmelisiniz?

  • Eğitim ve uzmanlık alanı: Psikoloğunuzun lisans ve terapi eğitimlerini kontrol edin.

  • Yöntem ve yaklaşım: EMDR, BDT veya Şema Terapi gibi bilimsel yöntemler tercih edilmelidir.

  • Gizlilik: Görüşmeleriniz tamamen gizlilik ilkesiyle yürütülmelidir.

  • Referans ve yorumlar: Google harita yorumları, merkez hakkında fikir edinmenizi sağlar.


🌐 Ankara Uzman Terapi – Güvenilir Psikolog Adresiniz

📍 Adres: Ankara / Çankaya
🌐 Web: <a href=”https://ankarauzmanterapi.com” target=”_blank” rel=”dofollow”>www.ankarauzmanterapi.com</a>
🗺️ Konum: <a href=”https://share.google/HQ0tisjzy8MVPti8D” target=”_blank” rel=”nofollow noopener”>Google Haritalar’da Görüntüle</a>
📱 Randevu: Uzman psikologlarımızla online veya yüz yüze görüşme için hemen iletişime geçin.

psikolojide aileyi sevmemek

Psikolojide Aileyi Sevmemek

Psikolojide Aileyi Sevmemek

“Aile sevgisi doğal bir duygudur” cümlesi kulağa doğru gelse de, her birey için geçerli değildir.
Bazı insanlar, çocukluk travmaları, duygusal ihmal, ebeveynle yaşanan çatışmalar veya kişilik yapısına bağlı nedenlerle ailesini sevemediğini fark eder.
Bu durum bir “nankörlük” ya da “duygusuzluk” değil; çoğu zaman psikolojik bir savunma mekanizmasıdır.

Bu yazıda, psikolojide aileyi sevmemek konusunu bilimsel ve terapötik bir bakış açısıyla ele alacağız.


1. Aileyi Sevmemek Ne Anlama Gelir?

Psikolojide “aileyi sevmemek” ifadesi, genellikle bireyin aile üyelerine karşı duygusal uzaklık, öfke veya kayıtsızlık hissetmesiyle tanımlanır.
Bu duygular çoğu zaman şu durumların sonucu olabilir:

Durum Açıklama
Duygusal ihmal Çocuklukta yeterince sevgi, ilgi veya onay görememek.
Aşırı kontrolcü ebeveyn Kişisel sınırların ihlal edilmesi, bireyselliğin bastırılması.
Şiddet veya travma Fiziksel, duygusal veya cinsel istismar geçmişi.
Kıyaslama ve eleştiri Kardeşler arasında adaletsizlik veya sürekli yetersizlik duygusu.

Bu nedenler, bireyin aile kavramını “güvenli alan” yerine “gerilim kaynağı” olarak algılamasına yol açabilir.


2. Psikodinamik Perspektiften Aileye Yabancılaşma

Freud ve sonraki psikanalistler, çocuklukta anne-babayla yaşanan çatışmaların yetişkinlikteki duygusal bağları şekillendirdiğini savunur.
Örneğin:

  • Freud’un “Oedipus Kompleksi” teorisine göre bastırılmış öfke veya rekabet duyguları, ebeveyn figürüne yönelik karmaşık duyguların temelini oluşturabilir.

  • Melanie Klein’ın “iyi nesne – kötü nesne” kuramında ise çocuk, ebeveynine hem sevgi hem nefret duyar; ancak bu duygular bütünleşmezse ilerleyen yaşlarda duygusal kopukluk ortaya çıkabilir.

Bu durum, kişinin ebeveynine yönelik duygularını düzenleyememesi ve bilinçdışı bir savunma mekanizması (örneğin bastırma, yansıtma, inkâr) geliştirmesiyle sonuçlanabilir.


3. Aileyi Sevmemek Bir Bozukluk mu?

Hayır.
Aileye karşı sevgi hissetmemek, tek başına bir psikiyatrik bozukluk değildir. Ancak bu duygunun kökeninde travmatik deneyimler veya kişilik yapısal farklılıkları olabilir.

Olası ilişkili durumlar:

  • Bağlanma bozuklukları (Attachment Disorders)

  • Narsisistik ebeveyn etkisi

  • Travma sonrası stres (TSSB)

  • Duygusal duyarsızlaşma (Emotional Detachment)

Bu tür durumlarda kişi genellikle “soğuk” veya “ilgisiz” görünse de, aslında geçmişte yaşadığı duygusal acılardan korunmak için bu duvarı örmüştür.


4. Aileyi Sevmemekle Başa Çıkma Yolları

4.1. Duygularınızı Yargılamayın

Toplum, “aileni sevmek zorundasın” mesajını sıkça verir.
Oysa duygularınızı bastırmak yerine kabul etmek, iyileşmenin ilk adımıdır.
“Evet, aileme karşı karmaşık duygularım var” demek cesurca bir farkındalıktır.

4.2. Geçmişle Yüzleşin

Terapide, geçmiş olayları yeniden ele almak (örneğin EMDR terapisiyle) kişinin geçmişteki duygusal yükleri işlemlemesine yardımcı olur.
EMDR Terapisi, travmatik anıların beyindeki etkisini azaltarak aileye dair olumsuz duyguların yumuşamasını sağlayabilir.

4.3. Sınırlarınızı Koyun

Aile bireyleriyle sağlıklı sınırlar çizmek, duygusal bağı güçlendirmek yerine zehirli etkileşimleri azaltır.
Sınır koymak “soğuk olmak” değildir; kendi psikolojik alanınızı korumaktır.

4.4. Profesyonel Destek Alın

Bireysel terapi, aileyle yaşanan duygusal karmaşayı anlamak ve çözümlemek için en etkili yoldur.
Ankara Uzman Terapi gibi merkezlerde çalışan psikologlar, aile ilişkileri konusunda bilişsel davranışçı terapi, şema terapi ve duygu odaklı terapi gibi yaklaşımlarla kalıcı çözümler sunar.


5. Gerçek Hayattan Bir Vaka Analizi

Vaka: 32 yaşındaki A.K., ailesine karşı sürekli öfke ve uzaklık hissediyor.
Çocuklukta sürekli eleştirilen ve kardeşleriyle kıyaslanan A.K., ebeveynleriyle ilişkisinde sevgi değil, “yükümlülük” hissediyor.

Terapi Süreci: EMDR ve şema terapi kombinasyonu uygulandı. A.K., geçmişte duyduğu “hiçbir zaman yeterli değilim” inancını fark etti.

Sonuç: 10 seans sonunda ailesine karşı öfkesinin azaldığı, ama “mesafeli sevgi” geliştirebildiği gözlemlendi.

Bu örnek, sevginin bazen yeniden tanımlanabileceğini; her zaman “yakınlık” anlamına gelmediğini gösterir.


6. Ne Zaman Uzman Desteği Alınmalı?

Ailenize karşı hissettiğiniz duygular;

  • Günlük yaşamınızı etkiliyorsa,

  • Suçluluk, öfke, utanç veya boşluk duygusu yaratıyorsa,

  • Aile ilişkilerinden kaçınma davranışına yol açıyorsa,
    bir uzman psikologla görüşme zamanı gelmiş demektir.

Aileyi sevmemek, bir bozukluk değil, çoğu zaman iyileşmemiş bir yaradır.
Bu duygunun kökenini anlamak, yargılamadan kabullenmek ve doğru destekle çalışmak, bireyin hem kendisiyle hem de geçmişiyle barışmasını sağlar.

Unutmayın: Sevgi bazen uzak durmayı bilmektir.


rüyada-eski-sevgiliyle-yuz-yuze-gorustugunu-gormek

Rüyada Eski Sevgiliyle Yüz Yüze Konuşmak Ne Anlama Gelir?

Rüyada Eski Sevgiliyle Yüz Yüze Konuşmak Ne Anlama Gelir?

Rüyalar, bilinçaltımızın bizimle konuşma şeklidir. Gün içinde bastırdığımız duygular, geçmişte yaşadığımız olaylar ve çözülmemiş hisler rüyalar aracılığıyla sembolik bir şekilde ortaya çıkar.
Rüyada eski sevgiliyle yüz yüze konuşmak, birçok kişide şaşkınlık, özlem veya kafa karışıklığı yaratabilir. Bu tür rüyalar, genellikle geçmişte yaşanan bir ilişkinin tamamen bitmediğini değil, duygusal olarak bir tamamlanma ihtiyacının sürdüğünü gösterir.

Ankara Uzman Terapi olarak, rüyaların psikolojik anlamlarını bilinçaltı düzeyde ele alıyor; danışanlarımızın duygusal farkındalık kazanmasına destek oluyoruz.


🌙 Rüyada Eski Sevgiliyle Konuşmak Ne Anlama Gelir?

Bu rüya çoğu zaman “geri dönme” ya da “yeniden bir araya gelme” anlamına gelmez. Aksine, kişinin iç dünyasında yarım kalmış bir duygunun, söylenmemiş bir sözün ya da tamamlanmamış bir sürecin varlığına işaret eder.

Rüyalarda konuşma sembolü, bilinçaltının iletişim kurma isteğini temsil eder. Eski sevgiliyle konuşmak ise, geçmişte bastırılmış duyguların dışa vurulma isteği olarak yorumlanır. Bu rüya, genellikle şu anlamlara gelir:

  • Duygusal Kapanış İhtiyacı: İlişki tam olarak bitmemiş, duygusal bir kapı aralık kalmıştır.

  • Geçmişten Öğrenme Süreci: Rüya, kişinin geçmiş deneyimlerinden bir şey öğrenme aşamasında olduğunu gösterebilir.

  • Bilinçaltı Özlem: Kişi, eski sevgilinin kendisiyle özdeşleşmiş bir yönüne özlem duymaktadır (örneğin sevgi, ilgi, güven hissi).

  • Kendini Affetme Süreci: Rüya, geçmişteki suçluluk veya pişmanlık duygularını dönüştürme çağrısı olabilir.


🧠 Psikolojik Açıdan Rüyada Eski Sevgiliyle Yüz Yüze Konuşmak

Psikolojiye göre rüyalar, bastırılmış duyguların ve bilinçaltı çatışmaların bir yansımasıdır.
Rüyada eski sevgiliyle yüz yüze konuşmak, duygusal yüzleşmeyi sembolize eder. Bu rüya, aslında kişinin kendi iç dünyasıyla yaptığı bir konuşmadır.

Freud’un Bakış Açısına Göre

Freud’a göre rüyalar, bilinçdışında bastırılan arzuların sembolik bir şekilde dışa vurulmasıdır. Bu bağlamda, eski sevgiliyle konuşmak rüyası, geçmiş ilişkide bastırılan sevgi, öfke veya özlem duygularının sembolik bir dışa vurumu olabilir.

Jung’un Bakış Açısına Göre

Carl Jung ise rüyaları “kişisel bilinçaltı” ile “kolektif bilinçdışı” arasında bir köprü olarak görür. Bu rüyada eski sevgili, genellikle **“gölge arketipi”**ni temsil eder — yani kişinin reddettiği veya bastırdığı yönlerini.
Yüz yüze konuşmak ise bu yönlerle barışma ve içsel bütünlüğe ulaşma sürecidir.


💬 Rüyada Konuşmanın İçeriği Ne Anlatır?

Rüyanızda eski sevgilinizle nasıl konuştuğunuz da anlamı derinleştirir:

  • Sakin bir şekilde konuşmak: İçsel barışın ve geçmişle uzlaşmanın göstergesidir.

  • Tartışmak: Bastırılmış öfke veya kırgınlığın hâlâ çözülmediğini gösterir.

  • Affetmek ya da özür dilemek: Duygusal olgunlaşma ve geçmiş yüklerden özgürleşme sürecine işaret eder.

  • Sadece dinlemek: Kişinin duygusal olarak bir kapanışa hazır olduğunu, ancak adım atma cesaretinin eksik olduğunu anlatır.

Her durumda bu rüya, geçmişle yüzleşme ve duygusal iyileşme fırsatıdır.


💖 Rüya Gerçekten “Geri Dönüş” Anlamına Gelir mi?

Hayır. Rüyalarda eski sevgilinin görülmesi, çoğunlukla gerçek bir geri dönüşü değil, içsel bir dönüşümü simgeler.
Kişi, artık o ilişkiyi bilinçli düzeyde bitirmiş olsa bile, bilinçaltı hâlâ o deneyimden öğrenmeye devam ediyor olabilir.

Bu rüya, “artık geçmişte yaşananı geride bırakma” sürecine davet niteliğindedir.
Eğer rüya tekrarlıyorsa, bu durum bastırılmış duyguların çözülmeden kaldığını gösterir ve profesyonel bir destek alınması faydalı olabilir.

regresyon terapisi nedir

Regresyon Terapisi – Geçmişin İzlerini Şifaya Dönüştürün

Ankara Regresyon Terapisi | Geçmişin İzlerini Şifaya Dönüştürün

Yaşadığımız birçok duygu, düşünce ve davranış kalıbı aslında geçmişte yaşadığımız deneyimlerin bir yansımasıdır. Kimi zaman nedenini anlayamadığımız korkular, tekrarlayan ilişkisel sorunlar, kaygılar veya özgüven eksiklikleri, bilinçaltında bastırılmış anılardan kaynaklanabilir.
Regresyon terapisi, bu bastırılmış anıların farkına varmayı, anlamlandırmayı ve dönüştürmeyi hedefleyen güçlü bir terapi yöntemidir.
Ankara regresyon terapisi seanslarımız, geçmişin yüklerini fark ederek bugünün yaşam kalitesini artırmak isteyen bireylere profesyonel bir destek sunar.


🌿 Regresyon Terapisi Nedir?

Regresyon kelimesi “geri gitmek” anlamına gelir. Terapide bu kavram, kişinin bilinçaltında geçmiş deneyimlere — çocukluk, doğum anı veya daha önceki yaşam dönemlerine — güvenli bir şekilde ulaşmasını ifade eder.
Amaç, bastırılmış duyguların, travmaların veya çözülmemiş deneyimlerin yeniden hatırlanması ve bu anıların terapist eşliğinde dönüştürülmesidir.

Klasik konuşma terapilerinden farklı olarak, bilinç düzeyinin ötesine geçerek duygusal kökenlere ulaşır. Böylece kişi, yalnızca “ne” yaşadığını değil, neden yaşadığını da fark eder.


🧩 Hangi Durumlarda Faydalıdır?

Ankara’daki merkezimizde uyguladığımız regresyon terapisi, duygusal, zihinsel ve fiziksel birçok sorunun temelinde yer alan bilinçaltı kayıtları dönüştürmeyi amaçlar.
Bu terapi yöntemi özellikle şu durumlarda etkilidir:

  • Sürekli tekrarlayan ilişkisel sorunlar

  • Anlam verilemeyen korkular, fobiler

  • Kronik kaygı veya huzursuzluk hissi

  • Özgüven eksikliği ve değersizlik duygusu

  • Uyku problemleri, kabuslar

  • Travmatik anıların etkisinden kurtulma isteği

  • Yaşam amacını bulma ve içsel dengeyi sağlama

Her bireyin geçmiş deneyimleri kendine özgü olduğu için regresyon terapisi, kişiye özel planlanır ve seanslar terapistin rehberliğinde güvenli bir ortamda gerçekleştirilir.


🕊️ Nasıl Uygulanır?

Ankara Uzman Terapi merkezinde uygulanan regresyon terapisi, tamamen güvenli ve profesyonel bir süreçtir. Seanslar genellikle hipnotik derinleşme veya bilinçaltı yönlendirme teknikleriyle başlar.
Bu aşamada kişi rahat bir zihin durumuna geçer ve geçmişteki anılarına duygusal olarak erişebilir.

Terapist, danışanı geçmiş olaylara yönlendirirken, onu yeniden travmatize etmeden sadece farkındalık kazanmasını sağlar.
Amaç, geçmiş olayların yeniden yaşanması değil, onların bugünkü etkilerini çözümlemektir.
Bu farkındalık sayesinde kişi, geçmişteki olumsuz enerjiyi dönüştürür ve duygusal özgürlük kazanır.


Faydaları

  • Bilinçaltındaki olumsuz kayıtlar çözülür.

  • Travmatik duyguların yükü hafifler.

  • Kişi kendi hayatını daha derin bir farkındalıkla yaşamaya başlar.

  • Korkular, suçluluk duygusu ve öfke gibi duygular yerini huzura bırakır.

  • Yaşam amacı ve içsel güç yeniden keşfedilir.

  • İlişkilerde daha sağlıklı iletişim kurulur.

Yalnızca geçmişi anlamakla kalmaz, bugünkü davranışların da temel nedenlerini çözer. Böylece kişi kendi yaşamında daha güçlü, bilinçli ve özgür hale gelir.

ankara kızılay psikolog ankara kızılay psikoterai a

Ankara Kızılay Psikoterapi 2025

🧠 Ankara Kızılay Psikoterapi 2025 Güncel Uzman Terapi Merkezi

Ankara Kızılay Psikoterapi Hizmetleriyle 2025’te Güvenilir Terapi Desteği

Ankara’nın kalbi Kızılay’da yer alan ankara kızılay psikoterapi, modern ve bilimsel yaklaşımlarla psikolojik destek hizmeti sunmaktadır. Deneyimli psikolog ekibiyle, bireysel ve çift terapilerinden çocuk-ergen danışmanlığına kadar geniş bir alanda profesyonel çözümler sunar.

Psikolojik destek almak isteyen bireyler için Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT), EMDR, şema terapi ve sistemik terapi gibi yaklaşımlar, kişiye özel planlanarak uygulanır. Tüm süreçte gizlilik ilkesi titizlikle korunur.


🌿 Neden Ankara Uzman Terapi?

  • 📍 Merkezi konum: Kızılay’da kolay ulaşılabilir, modern ofis.

  • 👩‍⚕️ Uzman kadro: Lisanslı, deneyimli ve alanında uzman psikologlar.

  • 🧩 Kişiye özel terapi planı: Danışanın ihtiyacına göre belirlenen terapi süreci.

  • 🧘‍♀️ Kanıta dayalı yöntemler: EMDR, BDT ve şema terapisi gibi modern teknikler.

  • 🔒 Gizlilik ilkesi: Tüm görüşmeler etik kurallara uygun ve tamamen gizlidir.


💬 Hangi Alanlarda Destek Sunuyoruz?

Her danışan için seans planı, ilk görüşmeden sonra detaylı olarak oluşturulur. Böylece hedefe yönelik, kısa sürede etkili sonuçlar alınması amaçlanır.


💻 Online Terapi Seansları

Fiziksel olarak merkeze gelemeyen danışanlar için çevrim içi (online) terapi seçeneği de mevcuttur. Güvenli bağlantı altyapısı ile aynı gizlilik koşulları online ortamda da sağlanır.

Randevu almak için:
👉 https://ankarauzmanterapi.com/randevu


❓ Sık Sorulan Sorular (SSS)

1️⃣ Seans süresi ne kadardır?
Ortalama 50 dakika sürer, danışanın ihtiyacına göre yapılandırılır.

2️⃣ Online terapi etkili mi?
Evet. Özellikle yoğun çalışan veya şehir dışında yaşayan kişiler için oldukça etkilidir.

3️⃣ Kaç seans gerekir?
Konuya göre değişmekle birlikte, genelde 6–12 seans arası planlama yapılır.

  • Ankara Kızılay psikoterapi
  • Ankara Kızılay psikolog
  • Kızılay psikolog

  • Ankara psikolog

  • Psikolog Kızılay Ankara

  • Bireysel terapi Kızılay

  • Çift terapisi Ankara

  • Çocuk psikolog Kızılay

  • EMDR Ankara Kızılay

  • BDT Kızılay

ankara tunali psikolog

Ankara Tunalı Psikolog | Psikolojik Destek Merkezi

Ankara Tunalı’da Profesyonel Psikolog Desteği

Ankara’nın en merkezi bölgelerinden biri olan Tunalı Hilmi Caddesi, hem enerjisi hem de yaşam temposuyla birçok insanın hayatında önemli bir yer tutar. Bu hareketli yaşamın içinde stres, kaygı, ilişki problemleri veya tükenmişlik gibi duygusal zorluklar yaşamak oldukça doğaldır. İşte bu noktada Ankara Tunalı psikolog ekibimiz, bilimsel yöntemlerle size özel çözümler sunmaktadır.

Ankarauzmanterapi ile Bilimsel ve Etik Psikolojik Destek

Ankarauzmanterapi.com, Ankara Tunalı bölgesinde deneyimli uzman psikolog kadrosuyla bireysel terapi, çift terapisi, aile terapisi ve EMDR travma terapisi gibi profesyonel hizmetler vermektedir. Her bireyin yaşam öyküsü farklı olduğundan, uygulanan terapi süreci tamamen kişiye özel olarak planlanır.

Danışanlarımızın gizliliği en yüksek seviyede korunur. Seanslar, konforlu terapi odalarında veya online ortamda güvenle gerçekleştirilir. Böylece hem yüz yüze hem de online psikolog hizmeti almak isteyen danışanlarımıza ulaşım kolaylığı sağlanır.

Ankara Tunalı Psikolog Hizmetlerimiz

  • Bireysel Terapi: Depresyon, kaygı bozuklukları, özgüven problemleri, stres yönetimi.

  • Çift ve Evlilik Terapisi: İletişim problemleri, güven sorunları, evlilikte duygusal kopukluk.

  • EMDR Terapisi: Travma sonrası stres bozukluğu (TSSB), kaygı, fobi ve geçmiş yaşantıların etkilerini azaltma.

  • Ergen Terapisi: Akademik stres, kimlik karmaşası, aile içi çatışmalar, sosyal kaygı.

  • Online Terapi: Ankara dışından veya zaman sıkıntısı yaşayan danışanlar için güvenli çevrimiçi seans imkânı.

Neden Ankara Tunalı’da Psikolog Seçmelisiniz?

Tunalı bölgesi, ulaşım kolaylığı ve güvenli ortamı sayesinde psikolojik destek almak isteyen danışanlar için ideal bir konumdadır. Ankarauzmanterapi, merkezi konumu sayesinde hem Kızılay hem de Çankaya bölgelerinden kolayca ulaşılabilir bir psikolojik danışmanlık merkezidir.

Psikoterapi süreci boyunca, danışanın ihtiyaçları detaylı şekilde değerlendirilir ve terapi planı bu doğrultuda hazırlanır. Amaç; sadece semptomları azaltmak değil, kişinin kendini daha iyi tanıması, duygularını yönetebilmesi ve yaşam kalitesini artırmasıdır.

EMDR Terapisi ile Travmaları Geride Bırakın

EMDR (Eye Movement Desensitization and Reprocessing) yöntemi, travmatik anıların etkilerini azaltan ve beynin doğal iyileşme mekanizmasını harekete geçiren bilimsel bir terapi yöntemidir. Ankara’da EMDR terapisi arayan bireyler için Ankarauzmanterapi, uluslararası sertifikalı uzmanlarla çalışmaktadır.

Online Psikolog Hizmeti – Her Yerden Erişim

Yoğun iş temposu veya şehir dışı yaşantısı nedeniyle yüz yüze seanslara katılamayanlar için online psikolog hizmeti sunuyoruz. Online seanslar, tıpkı yüz yüze görüşmelerde olduğu gibi gizlilik ilkesine dayanır ve aynı etkiyi sağlar.

Randevu ve İletişim

Profesyonel destek almak için bir adım atmak istiyorsanız, Ankarauzmanterapi.com üzerinden hemen randevu oluşturabilirsiniz. Uzman psikologlarımız, sizi dinlemeye ve çözüm üretmeye hazır.

📍 Adres: Tunalı Hilmi Caddesi, Çankaya / Ankara
📞 İletişim: Ankarauzmanterapi.com


psikolojide rüyada atatürkü görmek

Psikolojide Rüyada Atatürk’ü Görmek Ne Anlama Gelir?

Psikolojide Rüyada Atatürk’ü Görmek Ne Anlama Gelir?

Bazen bir rüya, sadece bir görüntü değildir. Gözümüzü kapattığımızda gördüğümüz şey, bazen geçmişin sembollerini, bazen de iç dünyamızdaki değerleri bize yansıtır. İşte bu rüyalardan biri de rüyada Mustafa Kemal Atatürk’ü görmektir.
Bu rüya, Türk toplumu için yalnızca bir figürü değil, aynı zamanda güç, liderlik, sorumluluk ve vicdanın sesi olarak içsel anlamlar taşır. Psikolojik açıdan değerlendirildiğinde, Atatürk rüyası kişinin hem bilinçaltında taşıdığı saygı hem de kendi benliğinde aradığı gücün sembolüdür.


Rüyada Atatürk’ü Görmek Ne Anlama Gelir?

Psikolojide rüyalar, bastırılmış duyguların veya bilinçaltındaki sembollerin bir dışavurumudur.
Atatürk’ü görmek, genellikle otorite figürüyle barışma, liderlik duygusunun güçlenmesi ya da değerlerine sahip çıkma arzusu ile ilgilidir.
Bu rüyayı gören kişi, çoğu zaman hayatında önemli bir dönemeçte, yön arayışındadır. Rüyada Atatürk’ü görmek, kişinin içindeki “yön bulma” isteğinin bir sembolüdür.

Ayrıca bu rüya, kişinin iç dünyasında adalet, disiplin ve sorumluluk bilinci gibi güçlü temaların aktif olduğunu da gösterir.
Yani Atatürk rüyası, bir bakıma içsel liderlik duygusunun bilinç düzeyine yansımasıdır.


Rüyada Atatürk’le Konuşmak Ne Anlama Gelir?

Eğer rüyanda Atatürk’le konuştuğunu gördüysen, bu senin bilinçaltının sana önemli bir mesaj vermeye çalıştığını gösterebilir.
Atatürk’ün söylediği sözler, büyük olasılıkla kendi iç sesindir — seni motive eden, yönlendiren ya da uyarıda bulunan tarafın.
Psikolojik olarak bu rüya, kendini ifade etme arzusu, sorumluluk bilincinin artışı ve kendine güven duygusunun güçlenmesi anlamına gelir.

Bu tür rüyalar genellikle kişi bir karar aşamasındayken, hayatında yeni bir sayfa açmak üzereyken görülür. Rüyadaki diyalog, kişinin bilinçaltındaki düşüncelerin sembolik bir formudur.


Rüyada Atatürk’ü Gülümserken Görmek

Atatürk’ün gülümsemesi, onaylanma ve iç huzur anlamına gelir.
Bu rüya, kişinin yaptığı bir davranışın, aldığı bir kararın veya sahip olduğu bir değerin doğru olduğuna dair bilinçaltı teyididir.
Rüyada gülümseyen Atatürk, genellikle içsel barışa ve güven duygusuna işaret eder.

Kişi, geçmişte aldığı bazı kararları sorguluyorsa bu rüya bir “rahatlama sembolü” olabilir. Psikoloji açısından, bilinçaltının “kendinle gurur duy” mesajını verdiği söylenebilir.


Rüyada Atatürk’ün Üzgün Olduğunu Görmek

Bu tür bir rüya, genellikle içsel çatışma, vicdan muhasebesi veya kişisel değerlerden uzaklaşma ile ilgilidir.
Kişi, kendi inandığı prensiplerle yaşamı arasında bir uyumsuzluk hissediyor olabilir.
Atatürk’ün üzgün olması, kişinin hayatında adalet, sorumluluk veya toplumsal bilinç gibi değerlerle yeniden bağlantı kurma ihtiyacını temsil eder.

Rüyada üzgün bir Atatürk görmek, aynı zamanda bireyin çevresindeki sorunlar karşısında duyarsız kalmaması gerektiğini hatırlatan sembolik bir çağrıdır.


Psikolojik Yorum: Atatürk Bilinçaltında Ne Temsil Eder?

Psikolojiye göre Atatürk, kolektif bilinçte bir lider, kurtarıcı ve rehber figürüdür.
Bu nedenle rüyada Atatürk’ü görmek, kişinin kendi liderlik yönüyle veya sorumluluk bilinciyle temas kurduğu anlamına gelir.
Bu rüya aynı zamanda öz saygının ve öz güvenin güçlendiği dönemlerde de sıkça görülür.

Atatürk rüyaları, genellikle kişinin hayatında şu konularla paralel ilerler:

  • Kendini yeniden inşa etme isteği

  • Zorluklar karşısında ayakta kalma gücü

  • Toplumsal değerlere duyulan bağlılık

  • Bilinçli karar verme arzusu

Yani bu rüya sadece sembolik değil, aynı zamanda kişisel gelişimin ve olgunlaşmanın göstergesi olarak da kabul edilir.


Rüyada Atatürk’ü Görmek Manevi Olarak Ne İfade Eder?

Birçok kişi bu rüyayı gördüğünde derin bir huzur hisseder.
Manevi açıdan Atatürk, hem koruyucu hem de yol gösterici bir simgedir.
Rüyada Atatürk’ü görmek, kişinin hem kendine hem de değerlerine olan saygısını yeniden hatırlaması anlamına gelir.
Psikolojik olarak bu, bilinçaltının “özünü hatırla, kim olduğunu unutma” mesajıdır.


Sıkça Sorulan Sorular (SSS)

Rüyada Atatürk görmek ne anlama gelir?

Psikolojik olarak kişinin liderlik yönünü, özgüvenini ve adalet duygusunu temsil eder.
Genellikle içsel bir güçlenme döneminin işaretidir.

Atatürk’le konuşmak neyi simgeler?

Bilinçaltının kendini ifade etme isteğini ve kişisel farkındalığı artırma sürecini temsil eder.

Rüyada Atatürk’ün gülümsemesi ne anlama gelir?

Doğru yolda olduğunuzu, yaptığınız seçimlerin bilinçaltında onaylandığını simgeler.

Rüyada Atatürk’ün üzülmesi ne demektir?

Kişinin kendi değerlerinden uzaklaştığını hissetmesi veya vicdani bir sorgulama yaşadığını gösterir.


Sonuç: Rüyada Atatürk’ü Görmek, İçsel Gücün Sembolüdür

Rüyada Atatürk’ü görmek, sadece bir hayranlık sembolü değil; aynı zamanda kişinin kendi içindeki rehberiyle temasa geçmesidir.
Bu rüya, bilinçaltında “sorumluluk al, kendine inan, değerlere sahip çık” mesajı taşır.
Psikolojide bu tür rüyalar, kişinin hem geçmişine hem geleceğine daha bilinçli bir gözle bakmaya başladığını gösterir.

rüyada deprem oldugunu görmek

Rüyada Deprem Olduğunu Görmek Ne Anlama Gelir?

Rüyada Deprem Olduğunu Görmek Ne Anlama Gelir? Psikolojik Yorumuyla Gerçekçi Bir Bakış

Geçtiğimiz gece bir rüya gördüm; bulunduğum bina aniden sallanmaya başladı, yerin altından gelen uğultu kulaklarımda yankılandı. Uyandığımda kalbim hızla çarpıyordu. İşte o an fark ettim ki, rüyada deprem olduğunu görmek, sadece bir doğa olayıyla ilgili korku değil, çoğu zaman insanın iç dünyasında yaşadığı sarsıntıların da bir yansımasıydı.

Psikolojide bu tür rüyalar, duygusal dengesizlik, içsel değişim veya kontrol kaybı hissiyle ilişkilendirilir. Hayatında köklü bir değişim yaşayan, belirsizlik döneminden geçen ya da güven duygusunu kaybeden kişilerde bu rüyalar oldukça yaygındır.


Rüyada Deprem Görmek Ne Anlama Gelir?

Rüyada deprem görmek, ilk anda korkutucu bir sembol gibi görünse de her zaman olumsuz bir anlam taşımaz. Bu rüyalar genellikle hayatında sarsıcı bir değişim yaşadığını veya yakında yaşayacağını simgeler.
Bazı psikologlara göre deprem rüyaları, bastırılmış duyguların artık yüzeye çıkmaya başladığını gösterir. Bilinçaltı, adeta “artık bazı şeyleri değiştirme zamanı” diyordur.

Eğer rüyanda evinin yıkıldığını veya yerin çatladığını görüyorsan, bu büyük ihtimalle içsel bir kaygının dışavurumudur. Güvende hissetmediğin, hayatında sabit gördüğün bazı şeylerin (ilişki, iş, düzen, kimlik, vs.) sarsıldığını hissediyor olabilirsin.


Psikolojik Açıdan Rüyada Deprem Olması

Psikolojiye göre rüyalar, bilinçaltının sembolik dilidir. Deprem ise kontrol edilemeyen bir doğa olayı olduğu için, bu rüyalar genellikle kontrol kaybı korkusu ve hayata dair güvensizlik duygularıyla ilişkilendirilir.
Deprem rüyası gören kişiler genellikle şu durumları yaşıyor olabilir:

  • Hayatlarında ani değişiklikler (iş, ilişki, taşınma, kayıp)

  • Gelecekle ilgili belirsizlikler

  • İçsel çatışmalar ve kararsızlık

  • Duygusal olarak yorgunluk veya tükenmişlik

Bu rüyalar bazen bir “duygusal uyarı” gibidir. Bilinçaltı, sana “artık dayanıklılığını artır, hayatında sağlam temeller kur” mesajı verir.


Rüyada Depremden Kaçmak Ne Anlama Gelir?

Eğer rüyanda deprem sırasında kaçtığını veya bir yere sığındığını görüyorsan, bu senin hayatındaki krizlerden kaçınma eğilimini temsil eder.
Kaçmak, her zaman korkaklık anlamına gelmez; bazen sadece toparlanmaya ihtiyaç duyduğunu gösterir. Ancak bu rüyalar sık tekrar ediyorsa, bastırdığın korkular veya yüzleşmekten kaçındığın duygular olabilir.

Kimi zaman bu tür rüyalar, zihninin “artık bir şeyleri kabullenme zamanı geldi” mesajını verdiğini gösterir.


Rüyada Depremde Yıkılan Bina Görmek

Rüyada bina yıkılması, psikolojik olarak hayatındaki düzenin, inançlarının veya güven kaynaklarının sarsıldığını temsil eder.
Eğer rüyada kendi evinin yıkıldığını görüyorsan, bu senin duygusal güven alanında bir tehdit hissettiğini gösterir.
Aile, iş veya ilişki gibi alanlarda yaşanan sarsıntılar, rüyalarda yıkım sembolüyle karşımıza çıkar.

Ancak ilginçtir ki bazı durumlarda bu yıkım rüyaları, yeniden yapılanma sürecinin başlangıcı anlamına da gelir. Yani rüyada her şeyin yıkılması, bazen “yeniden doğuş”u da temsil eder.


Rüyada Depremden Kurtulmak

Rüyada depremden sağ kurtulmak, zorlu bir süreçten güçlenerek çıkacağına işarettir.
Bu tür rüyalar, insanın içsel dayanıklılığını ve hayatta kalma güdüsünü yansıtır.
Psikolojik olarak, bir süredir seni yoran olayların üstesinden geleceğine, yeniden denge kuracağına dair bilinçaltının verdiği pozitif bir mesajdır.


Rüyada Deprem Görmek Dini Anlamda Olumsuz mu?

Her rüya gibi deprem rüyasının da anlamı kişiden kişiye değişir.
Bazı geleneksel yorumlarda deprem, uyarı veya değişim sembolü olarak görülür. Ancak modern psikolojiye göre bu tür rüyalar “kötü” değil, bilinçaltının dikkat çekme biçimidir.
Yani bu rüyayı gördüğünde korkmak yerine, hayatındaki dengesizlikleri fark etmen gerekir.


Rüyada Deprem Görmek Ne Zaman Olumlu Anlam Taşır?

Eğer rüya sonunda sakinlik, yeniden yapılanma veya ışık gibi semboller varsa, bu yeniden doğuş ve güçlenme anlamına gelir.
Yani yıkımın ardından içsel bir toparlanma sürecine girdiğini gösterir.
Deprem bazen bir sonu değil, güçlü bir başlangıcı temsil eder.


Sıkça Sorulan Sorular (SSS)

Rüyada deprem görmek kötüye mi işarettir?

Hayır. Psikolojik olarak bu rüya genellikle içsel değişimi veya duygusal sarsıntıyı ifade eder. Her zaman olumsuz değildir.

Bu rüya ne anlama gelir?

Kontrol kaybı, güvensizlik veya değişim korkusu gibi duyguların yansıması olabilir. Bilinçaltı, seni bu konularda farkındalığa davet ediyor olabilir.

Rüyada depremden kurtulmak neyi temsil eder?

Hayattaki zorlukların üstesinden geleceğine, güçlenerek çıkacağına işarettir.

Rüyada evin yıkılması ne anlama gelir?

Duygusal alanlarda yaşanan sarsıntılar veya değişim süreciyle ilgilidir. Eski alışkanlıkların yıkılıp yenilerinin kurulacağı anlamına gelebilir.


Sonuç: Rüyada Deprem Görmek İç Dünyanın Sesidir

Rüyada deprem görmek çoğu zaman bir uyarıdır: “Artık hayatında değişim zamanı geldi.”
Bu rüya, insanın iç dünyasında yaşadığı duygusal sarsıntıların sembolik bir anlatımıdır.
Eğer bu tür rüyaları sık görüyorsan, kendi duygusal sınırlarını, güven alanını ve yaşam yönünü yeniden gözden geçirme zamanı gelmiş olabilir.
Unutma, her deprem bir yıkım değil; bazen yeniden yapılanmanın habercisidir.

Kaygı Bozukluğu ile Başa Çıkmanın 7 Bilimsel Yolu – Uzman Psikolog Anlatıyor

Kaygı Bozukluğu ile Başa Çıkmanın 7 Bilimsel Yolu – Uzman Psikolog Anlatıyor

Kaygı Bozukluğu ile Başa Çıkmanın 7 Bilimsel Yolu – Uzman Psikolog Anlatıyor Günümüzde birçok insan, sürekli …

ankara-psikolog

Ankara Psikolog – Uzman Klinik Psikolog Desteği

Ankara Psikolog – Uzman Klinik Psikolog Desteği 🌿 Kendinizi Daha İyi Hissetmenin İlk Adımı Ankara Uzman Terapi, …

Psikolojide En İyi Özel Üniversiteler

Psikolojide En İyi Özel Üniversiteler (2025 Güncel Rehber)

Psikolojide En İyi Özel Üniversiteler (2025 Güncel Rehber) Psikoloji, insan davranışlarını, duygularını ve düşüncelerini …