Etiket: <span>ankara psikolog</span>

İzlenmesi Gereken 10 Psikolojik Gerilim Filmi

Mutlaka İzlemeniz Gereken 10 Psikolojik Gerilim Filmi

 

Psikolojik Gerilim Filmleri

Sizler İçin 10 Psikolojik Gerilim Film Listeledik.

1- “Memento” (2000) – Christopher Nolan tarafından yönetilen bu film, kısa bölümler halinde anlatılan bir hikâyeyi takip etmeyi gerektirir ve izleyiciyi kafası karıştıran bir şekilde etkiler.

Psikolojik Gerilim Filmi MEMENTO
Psikolojik Gerilim Filmi MEMENTO

 

2- “Shutter Island” (2010) – Martin Scorsese tarafından yönetilen bu film, bir polis memuru olan Leonardo DiCaprio’nun Shutter Island adlı bir adada geçen gerilim dolu bir hikâyeyi anlatır.

Shutter Island
Shutter Island

3- “Inception” (2010) – Christopher Nolan’ın yönettiği bu film, bir grubun beyinleri içine girerek rüya dünyasında bir hırsızlık işlemeye çalıştığı bir hikâyeyi anlatır.

inception
inception

4- “The Sixth Sense” (1999) – M. Night Shyamalan tarafından yönetilen bu film, bir çocuğun ölülerle iletişim kurabildiğini keşfeden bir psikologun hikâyesini anlatır.

5- “Old Boys” (2003) – Park Chan-wook tarafından yönetilen bu film, bir adamın 15 yıl boyunca bir odaya hapsedildiği ve sonrasında neredeyse bir günde tüm hayatını yeniden keşfetmeye çalıştığı gerilim dolu bir hikâyeyi anlatır.

Old Boys
Old Boys

6- “Fight Club” (1999) – David Fincher tarafından yönetilen bu film, bir günlük hayatı sıradan bir adamın bir boksa katılmaya başlamasıyla birlikte değişmeye başlayan hikâyesini anlatır.

Fight Club
Fight Club

7- “The Prestige” (2006) – Christopher Nolan tarafından yönetilen bu film, iki sihirbaz arasında geçen rekabeti ve birbirlerine olan kinlerini anlatır.

The Prestige
The Prestige

8- “Primal Fear” (1996) – Gregory Hoblit tarafından yönetilen bu film, bir papazın cinayetiyle ilgili bir davada savunma avukatı olan Richard Gere’nin hikâyesini anlatır.

Primal Fear
Primal Fear

9- “The Village” (2004) – M. Night Shyamalan tarafından yönetilen bu film, bir köyde yaşayan insanların gerçek dünyayla ilişkilerinin nasıl olduğunu anlatır.

The Village
The Village

10- “Mulholland Drive” (2001) – David Lynch tarafından yönetilen bu film, Hollywood’da geçen gerilim dolu bir hikâyeyi anlatır ve izleyiciyi sürekli olarak şaşırtmayı başarır. Bu film, psikolojik gerilim türünde önemli bir yere sahiptir ve mutlaka izlenmesi gereken bir filmdir.

Mulholland Drive Psikolojik Gerilim Film Önerisi
Mulholland Drive Psikolojik Gerilim Film Önerisi

Ankara Psikolog Randevusu almak için bizleri whatsapp veya mesaj yolu ile iletişime geçebilirsiniz.

Ankara ve Çankaya bölgesi Psikolog hizmeti sağlamaktayız.

Online Psikolog ve Yüzyüze Psikolog randevusu için bizi arayabilirsiniz.

Ankara Çift Terapisi

Psikolojik Dayanıklılık Nasıl Arttırılır?

Psikolojik Dayanıklılığı Artırma Yolları

Psikolojik Dayanıklılık Nasıl Arttırılır?

  • Direnç ve Değişim

“Direnç” kelimesi psikolojide, özellikle olumsuz veya travmatik anlardan geçerken olaylara uyum sağlama yeteneğini adlandırmak için kullanılır.Psikolojik Dayanıklılığı  bu tutum, insanların zorluklarla oldukça olumlu bir şekilde yüzleşmelerini ve daha güçlü çıkmalarını sağlar: Dirençli birey aslında zor bir anı kişisel gelişim için bir fırsata dönüştürmeyi başarır. Bu esneklik sayesinde insanlar çok fazla psikolojik sorun yaşamadan günlük hayatına devam edebiliyor. Dirençli bir kişi kendine güvenir, uyum sağlayabilir ve kendini kontrol edebilir. Gerçeği olduğu gibi kabul eder, hayata anlam verir ve bunun için de hedeflerine ulaşmak için doğru azme sahiptir. Bu özellikler, dış koşullar daha zor olduğunda bile ilerlemenizi sağlar. Direnç, bu nedenle, umudumuzu ve özgüvenimizi kaybetmeden günlük zorluklarla yüzleşmemize yardımcı olan bir beceridir. Çok erken pes eden insanlar genellikle dayanıklılıktan yoksundur. Bununla birlikte, dirençlilik yalnızca bazı konuların özel bir yeteneği değildir. Aksine, daha az dayanıklı olan bireyler bu özelliği arttırma fırsatına sahiptir.

 

Psikolojik Dayanıklılık
Psikolojik Dayanıklılık
  • Dayanıklılığı Artırmak Mümkün mü?

Direnç, geliştirilebilen bir özelliktir. Bu, bazı olaylardan acı çekmeden geçeceğiniz anlamına gelmez, ancak olumsuz olaylarla başa çıkmak için en uygun araçları sunacak bir tür koruma “bariyeri” oluşturmak mümkün olacaktır.

Bir “sosyal ağ” oluşturun

Bireyin diğer bireylerin desteğini alması çok önemlidir. Gerçekten de en zor anlarımızda bize söz veya davranışla yardımcı olabilecek insanlardan oluşan bir güvenlik ağına sahip olmak gerekir.

Kendini kapatma

Dirençli olmak, tüm sorunlarını kendi başına çözebilen bir süper kahraman olmak anlamına gelmez. Başkalarından yardım istemek veya sorunlarınız hakkında diğer insanlarla konuşma fırsatı bulmak çok faydalıdır. Bir şüpheyi veya bir sorunu yüksek sesle dile getirmek, kişinin kendi içindekini bile netleştirmesine yardımcı olur.

Hedeflerinizi geliştirin

Hayatta hiçbir amacınızın olmaması her şeyi daha da zorlaştırır. Gerçekçi olmaya çalışarak hedeflerinizin bir listesini yapın. Kendinizi test edin, harekete geçin ve hedeflerinize ulaşmak için sebat edin.

İrade

Birçok dış olay bize bağlı değil. Bunun yerine, onları yorumlama ve yüzleşme yeteneği bize bağlıdır. Eylemlerinizin olanları değiştirebileceğini veya düzeltebileceğini bilmek, hedeflerinize ulaşmanıza yardımcı olur.

İyimser olun ama gerçeği kabul edin

Hayatınızı analiz etmeye çalışın, her şey kötü değil. Kontrol %100 sizde olmayabilir ama farklı durumlara karşı tepkinizi kontrol edebilirsiniz. İyimser olmak, gerçekçi olmamak anlamına gelmez. Gerçeği kabul etmemek aslında bize onu değiştirebilme imkanı vermiyor. Başkalarını suçlamayı bırakın ve hedeflerinize ulaşmak için bir çözüm bulmaya odaklanın.

Harekete geç

Harekete geçmemek, her şeyi olduğu gibi, hiçbir gelişme ya da kötüleşme olmadan bırakmak demektir. Ancak çözüm kendiliğinden gelmeyecektir. Sevmediğiniz durumlardan bir çıkış yolu bulmak için enerjinizi kullanın. Aslında enerjinizi kullanmanız, hedefleriniz ve olası çözümler hakkında daha geniş bir vizyona sahip olmanızı sağlayacaktır.

 

Ankara Klinik Psikolog Randevusu için bağlantı ya tıklayabilirsiniz.

 

Doğru Bir İlişkide Olduğumuzu Nasıl Anlarız?

Doğru Bir İlişkide Olduğumuzu Nasıl Anlarız?

Doğru Bir İlişkide Olduğumuzu Nasıl Anlarız?

İlişkimiz bizi mutlu ediyor ve hayatımızda sırtımızı dayayabileceğimiz, güvenebileceğimiz bir insan var ise hayatta bizden mutlusu yoktur. Karşılıklı güven ve birbirimiz hakkındaki düşüncelerimizi özgürce paylaşabilmek mutlu ve sağlıklı bir ilişkinin en temel gereksinimleridir. Eğer ilişkide arada sırada sorguluyor, şüpheler duyuyor, kendimizi bazı konularda rahatsız ve engellenmiş hissediyorsak, bu bizim için sağlıklı olmayan bir ilişkide olduğumuzun göstergeleri olabilir. Dilerseniz biraz doğru bir ilişkide olup olmadığımıza göz atalım.

  •  Yaşadığımız ilişkide korku hissetmiyorsak

Bu bağlanma korkusu da olabilir, karşımızdakinin bize bir şekilde zarar verebileceği korkusu da. Eğer ilişkimizde güven hissi varsa ve hem bağlanmaktan hem de bu kişinin bize bir zarar verebileceğinden çekinmiyorsak doğru bir ilişki yaşıyoruz diyebiliriz.

  • İlişkiyi saklama gereği hissetmiyorsak

Eğer ilişkimizde birbirimizden sakladığımız önemli sırlar varsa bu ilişkinin doğru olmadığının önemli bir göstergesi olabilir. Sağlıklı ilişkilerde taraflar birbirlerinden bir şeyler gizlemek şöyle dursun, aksine, birbirlerine olabildiğince açık ve dürüst olmaya çalışırlar.

  •  Birbirini gizlice takip etmeye çalışmamak

Doğru ve sağlıklı ilişkilerde, iki taraf da birbirine karşı açık ve dürüst olacağından, birbirlerini gizlice takip etmek zorunda hissetmezler. İlişkinizde karşı tarafın sizden sakladıkları olduğunu düşünüyor ve onu yakalama arzusu hissediyorsanız bazı şeyler gerçekten yanlış demektir. Aynı şekilde sizin de karşınızdakinin arkasından çevirdiğiniz dolaplar olmamalıdır.

  • Kendinizi karşınızdaki kişiden üstün görmemek

“Davul bile dengi denginedir” sözü ilişkiler için genellikle geçerlidir. Sosyal, ekonomik, entelektüel ve eğitimsel farklar olsun, ailevi farklılıklar olsun, kişisel ilişkilerde bir yere kadar tolere edilebilirler. Duyduğunuz aşkın etkisiyle bir süre görmezden geldiğiniz bu farklar, çatışmalar ve anlaşmazlıklar başladığında su yüzüne çıkar. Arada derin ve aşılamaz farklılıklar var ise, bu eninde sonunda ilişkinin parçalanmasına yol açabilir.

  •  İlişkide olduğunuz kişinin başarılarını kıskanmamak

İlişkide en önemli gereksinimlerden biri de, kişilerin birbirlerinin başarılarını desteklemeleri ve her zaman daha iyisine ulaşmalarını içten bir şekilde dilemeleridir. Eğer ilişkinizde birbirinizin daha başarılı olmasını istiyor ve bu konuda birbirinize elinizden gelen desteği verebiliyorsanız sağlıklı ve doğru bir ilişkidesiniz diyebiliriz. Gerçekten birbirini seven insanlar, birbirlerinin başarılarına sevinir ve daima birbirlerini desteklerler.

  • Anlaşmazlıkları o anda çözmeye çalışmak

Her sağlıklı ilişkide sorunlar ve anlaşmazlıklar da olur. Önemli olan bu sorunları biriktirmemek, ertelememek, o anda konuşup, tartışıp üstesinden gelebilmektir. Ertelenen, sonraya bırakılan sorunlar zamanla birikir ve haddinden fazla artarlar. En sonunda taraflar birbirlerine patlayarak ilişkiye onarılamaz zararlar verebilirler. Siz de sorunlarınızı o anda konuşup giderebiliyorsanız, sonraya atmıyorsanız doğru bir ilişkide olduğunuzu söyleyebiliriz.

  • Doğru iletişim kurabilmek

İlişkilede doğru şekilde iletişim en önemli etkendir. Doğru iletişim; tarafların birbirleri hakkındaki memnuniyetlerini ve memnuniyetsizliklerini yüz yüze konuşabildikleri ortamlar yaratabilmelerinde yatar. Her iki taraf da birbirlerini dinlemeye gönüllü ise, kimse kimseyi manipüle etmeye çalışmıyor, gerçekten sorunları anlamaya ve çözmeye uğraşıyorsa o ilişkinin doğru ve sağlıklı olduğundan söz edebiliriz.

  • Farklılıklara saygı göstermek

Her insan birbirinden farklıdır. Herkesin farklı bir yetiştirilme tarzı, farklı bakış açıları ve değerleri olması normaldir. Eğer arada uçurumlar yoksa ve ortak noktalarda buluşulabiliyorsa bu, ilişkiyi yürüten unsur olacaktır. Her durumda kendimizi karşımızdakinin yerine de koyarak düşünmeli ve onun bakış açısını da anlamaya çalışmalıyız. Bize kabul edemeyeceğimiz derecede ters gelen durumlar haricinde ortak anlaşma noktaları bulabiliyor isek, o ilişkinin doğru yolda olduğunu söyleyebiliriz.

  • İlişkide kendimizi kaybetmemek

    Bu ilişkide en çok zorlanılan unsurlardan biridir. Özellikle ilişki çok iyi gidiyorsa, çoğunlukla kişiler ilişkinin baş döndürücü temposuna kapılıp kendilerinden vazgeçerler. Bu, arada sırada iyi gelse de, hiçbir zaman hobilerinizden, hayatınızdan, ilişkiniz dışındaki meşguliyetlerinizden tamamen vazgeçip kendinizi ilişkiye aşırı kaptırmamanız gerekir. Siz kendi kendinize bir bireysiniz ve ilişkiniz hayatınızın mutluluk verici bir parçası. Bunu asla unutmamalısınız. Her iki taraf da ilişkide kendinden vazgeçmek zorunda kalmadan birbirlerine sevgi ve mutluluk içinde sarılabiliyorsa bu ilişkinin doğru bir ilişki olduğundan söz edebiliriz.

Ankara Psikolog Tavisiye Aile danışmanlığı ve çift terapisi için uzman psikolojik danışman Emine Toklu Başkak için randevu talebi oluşturabilirsiniz.

Aile Dizimi Nedir?

Aile Dizimi Nedir?

Aile Dizimi Nedir Ve Nasıl Yapılır?

Son yıllarda çok konuşulan ve gündemde olan bir konu olan aile dizimi nedir ve nasıl yapılır hakkındaki bilgileri sizler için hazırladık.

Aile dizimi kişinin geçmişte yaşamış ailesi ve köklerinden gelen farkında olmadan alıp kabul ettiği ve hayatında etkili olan genellikle olumsuz durumları ortaya çıkaran bir psikoterapi çalışmasıdır.

Bu çalışma büyük derinliği olan aslında insanlık deneyiminin kendisini anlatan bir çalışma olarak kabul edilmektedir.

Çalışma hakkında birçok bilgi ve uygulama bulunmasının yanında aile dizimi aslında insanlık deneyimini tam olarak ortaya çıkarak ve kişinin kendi hikayesine dışarıdan bakabileceği bir yöntemdir.

Aile Dizimi Neden Yapılır?

Aile dizimi psikolog aile psikolog çift terapisi ümitköy ergen psikolog ankara ergen psikolog
psikolog

Aile dizimi kişinin hayatında tekrarlayan ve nedenini tam olarak bilemediği durumlar ile ilgili yapılan bir uygulamadır. Genellikle ilişki problemleri, para problemleri gibi sorunların kaynakları aile dizimi ile bulunmaktadır.

Kişinin bu tür problemleri yaşamasına neden olan geçmişte ailesinin yaşamış olduğu göçler, kürtajlar, düşük bebekler, anne veya babanın yaşamış olduğu göçler, bir yerden başka bir yere gitmek zorunda kalmak gibi durumlar yer almaktadır.

Aile dizimi yaptırmak isteyen kişi kendisi hayatındaki çıkmazları ve tekrar eden sorunları fark ederek bu yöntemi isteyerek katılabildiği gibi bazı kişilerinde merak ettikleri için bu dizimi yaptırmaları mümkün olmaktadır.

Aile Dizimi Nasıl Yapılır?

Aile dizimi yapıldığında kişi kendinden kısaca bahseder ve hayatında tekrarlayan sorunlarını dile getirir. Daha sonra yönlendiren yani dizimi kolaylaştırma görevini üstlenen kişi sorunları dinledikten sonra kişiyi daha önce hiç tanımadığı bir gruba yönlendirerek bu grup içerisindeki kişilerden kendi hikayesine göre temsil edilen durum için kişileri kaldırması söylenir. O kişide seçtiği kişileri kaldırarak alana dizer. Bu sırada kişi kendi zihnindeki fotoğrafı sunmaktadır.

Bunun için kişinin alan oluştururken gruptaki kişileri kendi seçmesi ve alana yerleştirmesi oldukça önemlidir.

 

Böylelikle o konuya dair ya da o kişiye ve o ilişki bitimine dair bu fotoğrafı görülür ve kişi de görür. Çünkü bu çalışmayı gerçekleştiren bu çalışmaya yaptırmak isteyen kişi çalışmanın içerisine dahil olmaz. Buradaki en mucizevi şey de kişinin kendi zihnindeki fotoğrafı sandalyede oturup dışarıdan izleme fırsatı elde etmiş olmasıdır.

Bu duruma dışarıdan bakma ve şahitlik etmek adı verilmektedir. Bu şahitlik sonrasında da kişinin çalışma içerisindeki sorunların çözümlemesi sağlanmaktadır. Artık bu şahitlikten sonra o fotoğrafın sadece kişinin zihninde olduğunun farkındalığı sağlanarak problemleri çözümlenmiş olmaktadır. Bu aşamada çözüm kendiliğinden gelmektedir.

 

Aile dizimi çalışmasında bütünün bir düzenimi vardır ve o düzende orada akmaya başlar ve rahatlama olur. Çözümün olduğunu ise kişinin duygularının açığa çıkmasından, ağlama veya derin bir oh çekmesinden anlamak mümkündür.

 

Aile dizimi aslında insan olarak herkesin başka hikayeler yaşasa da benzer duygulara sahip olduğunu ve her insanın yaşamın özüne katkı sunduğunu gösteren bir yöntemdir. Bu yöntem sonucunda çözümlemelerin kendiliğinden olduğu ve bir türlü ilerleme kaydetmeyen sıkışmış enerjilerin akmaya başladığı ve insanın bunların etkisiyle daha hızlı rahatladığı görülmektedir.

 

Çift ve Aile Terapisi için psikolog tercihi yaparak randevu oluşturabilirsiniz.

 

Çocuklarla Oyun Oynamak

Çocuklarda Özgüven Nasıl Geliştirilir?

Çocuklarda Özgüven Nasıl Geliştirilir

Kişilerin kendilerini tanıması, artı ve eksi yönlerini bilmesi sonucunda neleri yapabilecekleri ve neleri yapamayacakları konusunda bilinçli olması durumudur. Özgüveni yüksek çocuklar yetiştirmek için ailelere pek çok sorumluluklar düşmektedir. Bu konuda okullardaki rehber öğretmenlerden ve kişisel gelişim alanında çalışma yapan uzmanlardan faydalanılmaktadır. Ama ilk eğitim tabi ki ailede verilmektedir.

 

 Özgüveni Yüksek Çocuk Nasıl Yetiştirilir?

 

 Aile içerisinde davranış problemleri olan, birbirlerine saygısı ve sevgisi olmayan ve iletişim bozukluğu olan bir bireyin özgüvenli olması düşünülemez. Sağlıklı bir birey, sağlıklı ailede yetişir. Çocuklarının özgüveni yüksek bireyler olmasını isteyen anne babalar işe ilk kendileri ile başlamalıdır. Ebeveynlerinin beceriksiz, başarısız olduğuna inanan çocuklar asla özgüveni yüksek bireyler olamazlar. Çocuklar rol model olarak ilk önce anneyi ve babayı seçerler. Seçtikleri rol model kendisine güvenmeyen bir birey ise çocuk da kendisine güvenmeyen birey olacaktır. Bunun için anne babalar çocuklarının gözünde hep kendinden emin olmalı ve sözleri ile davranışlarının tutarlı olmasına dikkat etmelidir.

 

 Çocuklara Nasıl Görevler Verilmelidir?

 

 Ebeveynler çocuklarının yaşlarına uygun görevler ve komutlar vermelidir. Yaşının üzerinde beceri gerektirecek bir komut verilen çocuk bu görevi yapamayacağı için çocuğun kendisine olan güveni azalacaktır. Yani beş yaşındaki bir çocuktan elektrik faturasını yatırması beklenmemelidir. Yaşına uygun olmayan bu komut yüzünden çocuk başarısız olacaktır. Başarısız olan çocuk da kendisine olan güvenini yitirecektir. Her yaşın yapabileceği yeterlikler vardır. Çocuklara yaşlarına uygun görevler verilmelidir.

 

 Çocuk Verilen Görevi Yapamazsa Ne Yapılmalıdır?

 

 Çocuk yaşına uygun verilen komutu yapamadı ise ebeveynler sakin olmalıdır. Kötü sözler söylenerek çocuk rencide edilmemelidir. Her bireyin farklı becerileri olduğu, kimisinin bir işi bir seferde kimisinin beş seferde yapabileceği göz önünde bulundurulmalıdır. Çocuğa sevgi ile yaklaşmalı ve uygun bir dil ile durum açıklanmalıdır. Ardından çocuk motive edilerek bu işin tekrar denenmesi sağlanmalıdır. Başarılı olana kadar çocuğa destek çıkılmalı ve kendisine olan güven ifade edilmelidir. Ailesinin arkasında durduğunu gören ve motive olan çocuk verilen komutu yerine getirecektir. Yeter ki ebeveynler çocuğuna olan saygı ve sevgisini göstermiş olsun ve her ne olursa olsun arkasında olduğu duygusunu kazandırmış olsun.

 

Çocuk Psikoloğu Klinik Psikolog Merve Kiraz’dan randevu oluşturmak için randevu talep edebilirsiniz.

Klinik Psikolog

Merve Kiraz

Panik Atağı Yenenler Anlatıyor

Panik Atağı Yenenler Anlatıyor

Bilimsel olarak Panik atak, ani ve düzenli olarak bir panik ya da korku hissinin etkisi altında kalınan bir anksiyete bozukluğudur diyebiliriz. Panik atak sırasında ölüyormuş,kalp krizi geçiriyormuş gibi hissederiz. Nefes alamaz,kalbimiz sanki ağzımızdan çıkıyor gibi hissederiz. Panik Atağı Yenenler Anlatıyor

 Kısaca panik atak belirtileri nelerdir?

  • Nefes almada güçlük
  • Hızlı kalp çarpıntısı
  • Sıcak-Soğuk basma
  • Terleme
  • Bulantı
  • Karın ağrısı
  • Kendinden ve gelecekten kopma
  • Titreme

Panik bozukluk her yaşta ortaya çıktığı gibi özellikle 25 yaşlarında kendini gösterme eğilimindedir. Panik atak hayati tehlikesi olan bir durum değildir bunu bilmeli ve panik anında kendimizi telkin etmeliyiz.

Ayrılık Acısı Nasıl Geçer?

Panik atak anında yapılması gerekenler nelerdir?

Öncelikle durumu kabullenmeli, geçeceğini bunun hayati bir tehlikesi olmadığını bilmeliyiz. Kendimizi olabildiğince telkin edip derin derin nefes almak bizim kalp atışımızı dengeleyecektir. Ek olarak biraz daha rahatlatabilmesi adına yanınızda varsa eğer kolonyayı peçeteye döküp koklamak bizi ferahlatacaktır. Doğru nefes alıp verdiğimiz taktirde kalbimizin ritmi normale dönecek ve panikten kısa sürede kurtuluyor olacağız. Tabi ki sadece bunlar yeterli olmayacaktır bir uzmandan yardım almak kendinize yapabileceğiniz en büyük yardımdır.

Peki ya panik atak hayatımızı ne ölçüde etkiler?

Tedavi edilmeyen panik atak hayat standartlarımızı ciddi anlamda bozabilir. Bunlara bir kaç örnek verecek olursak

  • Evden çıkma korkusu
  • Araba kullanamama
  • Kaza yapacağım korkusu
  • İş yaşantısında ya da okuyorsak okul yaşamında bozukluklar
  • Depresyon
  • Anksiyete ve diğer psikolojik problemler
  • İntihar ve intihar düşünceleri
  • Maddi problemler

Tedavi edilmeyen panik atak daha sonrasında evden çıkmama, kalabalık ortama girememe gibi sorunları beraberinde getirebilir.

Panik Atak tedavisi nasıl olur?

Panik atak daha öncesinde demiş olduğumuz gibi kalp krizi geçiriyor gibi hissetme ve aynı belirtileri verebilir bunun dışında başka diğer hastalıklar ile karıştırılma durumu olabilir. Bu yüzden hastalık geçmişimizi ve öykümüzü uzmanımıza her detayıyla anlatmamız gerekir tam teşhis için bir takım tahliller ile birlikte tanınız konur. Uzmanımız gerek duyarsa ilaç ile tedavi ya da psikoterapi yöntemiyle size yol haritanızı çizebilir. Bazı durumlarda hem ilaç hem de psikoterapi uygun görülebilir.

Ankara Panik Atak Tedavisi için Ankarauzmanterapi.com u tercih edebilir. Randevu oluşturabilirsiniz.

Hafta sonları Ankara Psikolog Kliniği hizmet vermektedir.

Günün her saati randevu oluşturmak için 0552 878 12 11 numaralı telefonlarımız üzerinden bizlere ulaşabilir whatsapp üzerindende bizlere yazabilirsiniz.

Ankara Psikolog Randevusu Nasıl Alınır?

Ankarada Psikolog Randevusu Nasıl Alınır ? 

Ankara Psikolog Randevusu Nasıl Alınır sorusuna cevap bulalım. Herkes gündelik yaşamında yaşadığı travmalar, kayı veya stress problemleri, kayıpları nedeniyle bir psikolog ihtiyacı duyabilmektedir.

Fakat bir psikolog arayışında insanlar için en önemli etkenler ise ;

  • Psikolog Tecrübesi
  • Uzaklık
  • Yetkinlik
  • Güler yüzlü yakşalım.
  • Ücretsiz Ön görüşme imkanı
  • Rekabet nedeniyle stabil olmayan  fiyat bilgisi

Tabi ki bu aşamada  psikologların aldığı eğitimler, özgeçmiş incelemeleri yapıldıkdan sonra  karar verebilmek adına  uzaklık veya yakınlık araştırması için en yakın psikolog tercihi öne çıkıyor.

Psikolog arayışında en önemli etkenlerden bir tanesine rekabet sebebiyle aynı konumdaki Psikolojik Danışmanlık Merkezlerinin fiyat skalalarının aynı olmaması danışan tarafından akla soru işareti kalmasına sebeb oluyor.

Psikolojik danışmanlık da ilk görüşme çok önemlidir. Çünkü sürecin devamının olup olmayacağı ilk görüşme sonrası netleşmektedir.  En önemli faktör ise insanların uzun süreli bir danışmanlık hizmeti almak istediğinde evlerinden psikolog kliniğine olan uzaklık bir süre sonra külfet haline geldiğini düşünmektedirler. Bu nedenle çoğu seans yol problemi sebebiyle tam olarak olması gereken zamanda bitmeyebiliyor.

Bu sebeble Psikolog arayışımızda en önemli tercih seçilecek Psikolog tecrübesi yanında yakınlık ve uzaklık durumlarıdır.

Örneğin Ankara Civarında bir psikolog arayışınızda ilçe veya mahalle bazlı aramanız hem sizi yol derdinden kurtarabilir hemde seansların tamamına gitme fırsatı yaratabilir.

Bölgesel olarak Ankara Çankaya Mahallesinde yaşıyor olun ve Bir psikolog bulabilmek için Ankara Çankaya Psikolog kelimesini aratarak sizlere en yakın psikolog seçimini doğru yapabilirsiniz.

Ankara Psikolog

Ankara Türkiyenin Başkenti olup güncel nüfus bilgisi 5.747.325 kişidir. Ankara Çankaya nüfusu ise 949.265 kişidir. 

Ankara Çankaya bölgesi mahalleleri ise

  1. Akpınar Psikolog
  2. Anıttepe Psikolog
  3. Aşağı İmrahor Psikolog
  4. Aşağı Öveçler Psikolog
  5. Aşağı Topraklık Psikolog
  6. Aşıkpaşa
  7. Ata
  8. Aydınlar
  9. Ayrancı
  10. Aziziye
  11. Bademlidere
  12. Bağcılar Psikolog
  13. Bahçelievler Psikolog
  14. Balgat Psikolog
  15. Barbaros
  16. Bayraktar
  17. Beytepe
  18. Boztepe
  19. Büyükesat
  20. Cebeci
  21. Cevizlidere
  22. Cumhuriyet
  23. Çamlıtepe
  24. Çankaya Psikolog
  25. Çayyolu Psikolog 
  26. Çukurambar  Psikolog
  27. Çukurcabirlik
  28. Devlet
  29. Dilekler
  30. Doğuş
  31. Dumlupınar (Aşağı Dikmen)
  32. Ehlibeyt
  33. Ellinciyıl
  34. Emek
  35. Ertuğrul gazi
  36. Erzurum
  37. Esatoğlu
  38. Eti
  39. Fakülteler
  40. Fidanlık
  41. GOP
  42. Gökkuşağı
  43. Göktürk
  44. Güvenevler
  45. Güzeltepe
  46. Hilal
  47. Huzur
  48. İleri
  49. İlkadım
  50. İlker
  51. İncesu
  52. İşçi Blokları
  53. Karakusunlar
  54. Karapınar
  55. Karataş
  56. Kavaklıdere
  57. Kazım Özalp
  58. Keklikpınarı
  59. Kırkkonaklar
  60. Kızılay
  61. Kızılırmak
  62. Kocatepe
  63. Korkut Reis
  64. Küçükesat
  65. Kültür
  66. Malazgirt
  67. Maltepe
  68. Mebusevleri
  69. Meşrutiyet
  70. Metin Akkuş
  71. Metin Oktay
  72. Mimar Sinan
  73. Muhsin Ertuğrul
  74. Murat
  75. Mürsel Uluçluç
  76. Mustafa Kemal
  77. Naci Çakır
  78. Namık Kemal
  79. Nasuh Akar
  80. Oğuzlar
  81. Or-An
  82. Orta İmrahor
  83. Ortadoğu
  84. Osman Temiz
  85. Öncebeci
  86. Öveçler
  87. Remzi Oğuz Arık
  88. Sağlık
  89. Sancak
  90. Seyranbağları
  91. Sokullu Mehmet Paşa
  92. Söğütözü
  93. Şehit Cengiz Karaca
  94. Şehit Cevdet Özdemir
  95. Tınaztepe
  96. Topraklı
  97. Yeşilkent
  98. Yıldızevler
  99. Yukarı Bahçelievler
  100. Yukarı Dikmen
  101. Yukarı Umut
  102. Yukarı Öveçler
  103. Yücetepe
  104. Yüzüncüyıl (Esat)
  105. Zafertepe 
  106. Ümitköy Psikolog

gibidir.

Ankara Bölgesi psikolog arayışlarınızda mahalle bazlı arama size zaman kazandırabilir. 

İleri Yaş Terapisi Nedir?

İleri Yaş Terapisi Nedir?

İleri Yaş Terapisi Nedir?

Akıl sağlığı sorunları her yaşta göz korkutucu olabilir ve hiç kimse sessizce acı çekmek zorunda kalmamalı veya sorunları nedeniyle yargılanacakmış gibi hissetmemelidir. İnsanlar genellikle zihinsel sağlık sorunlarının yaşla birlikte kötüleştiğine inanırlar, ancak gerçekte bu her zaman doğru değildir.

Yaşlıların daha yatkın olduğu bazı durumlar olsa da, psikolojik veya psikiyatrik durumlar her yaşta ortaya çıkabilir ve bunlarla baş etmenin anahtarı erken teşhis ve etkili tedavidir.

Altmışlı yaşların ortalarında, sonlarında veya daha büyükseniz ve son zamanlarda duygusal ve davranışsal sorunlarla mücadele ediyorsanız, yaşa bağlı bazı sorunlar yaşıyor olabilirsiniz. Ancak, kişisel yaşamınızdaki bunaltıcı bir duruma basitçe tepki veriyor olmanız da çok olasıdır. Her durumda, yardım isteyin. Başa çıkmakta zorluk çektiğinizi kabul etmekten utanmayın; aileniz ve sevdiklerinizle mücadeleleriniz hakkında konuşun ve nasıl yardım alabileceğinize karar verin.

Dünya Sağlık Örgütü‘ne göre anksiyete ve depresyon, yaşlılarda en yaygın görülen zihinsel ve nörolojik durumlardır ve dünyanın yaşlı nüfusunun sırasıyla %5’ini ve %7’sini etkilerler. Ayrıca, yaşlı nüfusun %3,8’inde anksiyete bozuklukları bulunur ve bunu %1 ile madde kullanım sorunları takip eder.

İleri Yaş Terapisi

Depresyon ve Yaşlılık

Depresyon, genel yorgunluk, kötü bir gün geçirmenin veya olumsuz bir dönem geçirmenin sonucu olarak kolayca yanlış anlaşıldığı için genellikle hafife alınan durumlardan biridir. Gerçek şu ki, yaşlı nüfusun yaklaşık %7’sinde meydana gelen zayıflatıcı bir akıl sağlığı bozukluğudur.

 

Genellikle geriatrik depresyon olarak adlandırılan yaşlılardaki depresyon, herhangi bir yaş grubu için genel bir depresyon tanısının semptomlarını yansıtabilir ve semptomlar diğer hastalıklarla birlikte ortaya çıktığından, bozukluk teşhis ve tedavi edilmeyebilir.

 

Depresyon türleri değişkenlik gösterir ve majör depresyon, kalıcı depresif bozukluk, bipolar bozukluk veya mevsimsel duygulanım bozukluğunu içerir. Dikkat edilmesi gereken yaygın depresyon belirtilerinden bazıları, sürekli üzgün ve endişeli bir ruh hali, değersizlik, çaresizlik ve umutsuzluk duyguları, azalan enerji, sürekli yorgunluk, sinirlilik ve zevkli faaliyetlere ilgi kaybıdır. Bu duyguların bir kişide ortaya çıkabileceğini, ancak depresyon olarak sınıflandırılmayacağını belirtmekte fayda var; Teşhisi diğerlerinden ayıran şey, günlük işleyişi önemli ölçüde engelleyen yukarıdaki semptomların şiddetli ve sürekli bir bölümüdür.

 

Ayrıca, semptomların kapsamı, tam gelişmiş bir depresif dönemin kriterlerini karşılamayabilir, bu da doktorların tedavinin zorunlu olmadığını varsaymasına yol açar. Aslında, bakıcılar veya doktorlar bir şeylerin yanlış olduğunu bile fark etmeyebilirler çünkü yaygın (yine de hatalı) varsayım, depresif hissetmenin yaşlanmanın bir parçası olduğudur. Siz veya sevdiğiniz kişi zor bir dönemden geçiyorsa ve depresif duygular günlük işleyişinizi etkiliyorsa, bir uzmana danışma zamanı gelmiştir.

 

Anksiyete Bozuklukları ve Yaşlılık

 

Bir araştırma, yaşlı yetişkinlerin, bir anksiyete bozukluğu teşhisini garanti etmeyebilecek, ancak normal işlev görme yetenekleri üzerinde gerçek bir etkisi olabilecek anksiyete belirtileri gösterebileceğini bildirdi. Sosyal fobiler, panik bozukluklar, travma sonrası stres bozukluğu ve obsesif-kompulsif bozukluk daha az yaygın olmakla birlikte, en yaygın kaygı bozukluklarıdır.

 

Anksiyete bozukluğunun temel tanımlayıcı özelliği, bu kadar şiddetli huzursuzluğa neden olmaması gereken günlük olaylar ve sorunlar hakkında sürekli, aşırı endişe duymadır. Yaşlıların sağlık sorunları ve mali konularda endişe duyması normal olsa da, sürekli bir endişe hali endişe sebebidir. İlaç ve terapi, yaşlıların kaygıyla baş etmelerine yardımcı olmada çok etkili olabilir ve etkili bir tedavi planı, yaşam kalitesini iyileştirmede etkilidir.

 

İster bir akıl sağlığı hastalığı tanısı almış olun, ister zor olan ve normal çalışma yeteneğinizi etkileyen belirtilerle mücadele ediyor olun, yardım istemekten çekinmeyin. Ankara Psikolog olarak bizler sizlere yardım etmek için bizimle iletişime geçmenizi bekliyoruz. Yaşlılık hepimizi için kaçınılmaz bir durum ve ondan dolayı oluşacak akıl sağlığı sorunları da utanılacak bir durum değil. Ancak yaşlılıkta esenlik sahibi olmak sizin elinizde. Bizimle iletişime geçtiğiniz takdirde o esenliğe ilk adımı atmış olacaksınız.

 

Ankara Çocuk ve Ergen Psikolojisi

Ankara Çocuk ve Ergen Psikolojisi

Çocuk ve Ergen Psikolojisi

 Çocuklar ve ergenler büyüdükçe, çok önemli şekillerde gelişmeye devam ederler. Bir çocuğun yaşına göre tahmin edilebilir bilişsel, duygusal ve sosyal gelişim aralıkları vardır ve çocuklar olgunlaştıkça düşünme, ruh hali ve davranış kalıplarında değişimler yaşayacaklardır.

Bu büyüme dönemlerinde, bir değişikliğin çocuk gelişimindeki normal zorlukları ne zaman yansıttığını veya daha doğrusu, çocuğun/gencin mutluluğunu ve aile içindeki işleyişini daha önemli ölçüde etkileyen bir şeyin belirti ve semptomlarını ne zaman yansıttığını aileler için bilmek zor olabilir. Bir ebeveyn, aile üyesi veya bir çocuk/genç, karşılaştıkları sorunların normal gelişim aralığına uyup uymadığını sorguluyorsa, aileler ve pediatrik popülasyonlarla çalışma konusunda uzmanlaşmış eğitim ve deneyime sahip bir ruh sağlığı pratisyenine danışabilirler.

Ankara Çocuk ve Ergen Psikolojisi
Çocuk ve Ergen Psikolog - Ankara Psikolog

Ankara Terapi ve danışmanlık hizmetleri

Ankara Terapi ve danışmanlık hizmetleri, dikkat edilmesi gereken sorunların olup olmadığını ve ne tür hizmetlerin yardımcı olabileceğini tanımlamaya yardımcı olabilecek nitelikli ruh sağlığı uzmanları tarafından yapılan ilk değerlendirmeleri içerir. Değerlendirme, birbirini tanıma dönemi ve çocuğun mevcut sorunu veya endişesi hakkında bilgi toplandığı zamandır. Ebeveynler ve bakıcılar genellikle sürecin bu adımına dahil olurlar. Sorunun geçmişi, çocuğun/gencin gelişim düzeyiyle ilgili diğer bilgilerle birlikte gözden geçirilir. Ebeveyn ve çocuk/genç soruları da o sırada tartışılır.

İlk değerlendirmenin ardından, ruh sağlığı uzmanı, endişe duyulan alanlara hitap etmek için en uygun olan müdahaleleri tartışır. Çocuklar ve gençler için psikoterapi, ailelerin ve çocukların kendileri, güçlü yönleri ve hayatlarındaki engeller hakkında problem çözme yolları hakkında daha fazla bilgi edinmelerini sağlar. Terapi, özel olarak eğitilmiş klinisyenlerin, duyguları veya davranışlarıyla ilgili zorluk yaşayan çocuklara ve ergenlere yardım etmek için kullandıkları çeşitli yöntemleri ifade eder. Farklı türdeki problemlerle nasıl çalışılacağı konusunda seçenekler sunmak için çeşitli terapötik yöntemler mevcut olsa da, tüm psikoterapiler sağlık ve gelişime yönelik iletişim ve desteği içerir.

Terapinin hedefleri

Terapinin hedefleri, ele alınan alana bağlı olacaktır ve sürecin başında tartışılacaktır. Terapi, zor bir olay veya geçiş sırasında duygusal desteğe, başkalarıyla olan çatışmaların çözümüne, duygular ve üzüntülerle başa çıkma hakkında daha fazla bilgi edinmeye, sorunları çözmek için güçlü yönler geliştirmeye ve eski sorunları ele almak için yeni yollar denemeye odaklanabilir. Terapinin uzunluğu, sorunun karmaşıklığına ve ciddiyetine bağlıdır.

Psikoterapi 

Ankara Psikoterapi tek bir çocuğu, bir grup çocuğu, bir aileyi veya birden fazla aileyi içerebilir. Çocuklarda ve gençlerde kullanılan yöntemler, baş etme kavramlarını öğreten oyunlar oynamayı, çizim yapmayı, inşa etmeyi, yazmayı, rol yapmayı, bir beceriyi uygulamak için yaratıcı deneyler yapmayı içerir. Terapi ortamı, çocukların ve gençlerin kendilerini ifade etmelerini ve terapiyi yararlı bir araç olarak kullanmaya istekli olmalarını kolaylaştırabilecek bir güven düzeyini teşvik eder ve destekler.

Hangi tür hizmetlerin faydalı olabileceğini ve bir aile olarak terapi hizmetleri hakkında nasıl konuşulacağını bilmek zor olabilir. Çeşitli terapistlerle eğitimleri, deneyimleri ve ilgi alanları

 

Ankara Çocuk ve Ergen Psikolog Önerileri için sayfamızı ziyaret edebilirsiniz.

 

Ankara Çocuk ve Ergen Psikolojisi
Ankara Psikolog Tavsiyeleri - Ergen Psikolojisi
Psikolog Seçimi Nasıl Yapılır?

Psikolog Seçimi Nasıl Yapılır?

Psikolog Seçimi Nasıl Yapılır?

Duygularınız, ilişkileriniz veya davranışlarınızla mücadele ederken yardım istemek zor olabilir. Ancak ne kadar erken yaparsanız, o kadar çabuk daha iyi hissetmeye başlayabilirsiniz. Mücadelelerinizin üstesinden gelmek için atacağınız ilk adımlardan biri, size yardımcı olacak bir psikolog bulmaktır. Size en uygun psikoloğu nasıl bulursunuz?

İşte akılda tutulması gereken bazı önemli faktörler:

Psikolog Seçimi Nasıl Yapılır?
Psikolog Seçimi Nasıl Yapılır?

Tavsiye Almak

Birinci basamak doktorunuzdan bir psikolog sevk listesi isteyerek başlayın. Ailenizden, arkadaşlarınızdan ve diğer sağlık hizmeti sağlayıcılarından öneriler isteyerek bu listeye ekleyebilirsiniz. Psikologlar, çocuk ve ergen psikolojisinden nöropsikolojiye kadar 14 farklı alanda alt uzman olabilirler. Bireysel danışmanlık için, özel muayenehanede, klinik veya tıbbi ortamda çalışan bir psikolog arayın. Listenizi daraltırken, psikologla tanışmak veya fikir alışverişinde bulunmak için bir danışma randevusu almak için her psikoloğun ofisini arayın.

Psikoloğun Kimlik Bilgileri

Birinci basamak doktorunuzdan bir psikolog sevk listesi isteyerek başlayın. Ailenizden, arkadaşlarınızdan ve diğer sağlık hizmeti sağlayıcılarından öneriler isteyerek bu listeye ekleyebilirsiniz. Psikologlar, çocuk ve ergen psikolojisinden nöropsikolojiye kadar 14 farklı alanda alt uzman olabilirler. Bireysel danışmanlık için, özel muayenehanede, klinik veya tıbbi ortamda çalışan bir psikolog arayın. Listenizi daraltırken, psikologla tanışmak veya fikir alışverişinde bulunmak için bir danışma randevusu almak için her psikoloğun ofisini arayın.

Psikolog Seçimi Nasıl Yapılır?
Psikolog Deneyimi - Ankara Uzman Terapi

Psikoloğun Deneyimi

Akıl sağlığı sorunlarıyla karşılaştığınızda deneyim önemlidir. Bir psikoloğun bir koşul veya programla ilgili deneyimi ne kadar fazlaysa, sonuçlarınız da o kadar iyi olur. Psikoloğun sizin özel durumunuza sahip kaç hastayı tedavi ettiğini sorun. Belirli bir terapi veya programa ihtiyacınız olabileceğini biliyorsanız, psikoloğa bu yaklaşımı kullanarak kaç hastayı tedavi ettiğini ve ne kadar iyi olduklarını sorun.

Psikolog Seçimi Nasıl Yapılır?
Psikolog Seçimi Ankara Uzman Terapi

İletişim Tarzı

Rahatça konuşabileceğiniz ve bilgi ihtiyaçlarınızı destekleyen bir psikolog seçin. Psikologla ilk tanıştığınızda, bir soru sorun ve nasıl yanıt verdiğine dikkat edin. Sorularınızı

Ankara Psikolog Seçimi için psikologlarımız sayfasını inceleyebilirsiniz.

Psikolog Randevu oluştumak için tıklayın

Şizoaffektif bozukluk

Şizoaffektif Bozukluk Nedir? – Hem Duygu Hem Gerçeklikle Sınav

Şizoaffektif Bozukluk Nedir? – Hem Duygu Hem Gerçeklikle Sınav Şizoaffektif bozukluk, hem duygu durum bozuklukları …

psikotik ve antipsikotik

Psikotik ve Antipsikotik Nedir?

Psikotik ve Antipsikotik Nedir? Zihniniz zaman zaman sizinle oyun oynuyor gibi mi hissediyorsunuz? Ya da bir yakınınız …

rüyada psikoloğa gitmek

Rüyada Psikoloğa Gitmek Ne Anlama Gelir? | Psikolojik Yorum

Rüyada Psikoloğa Gitmek Ne Anlama Gelir? Psikolog olarak sıkça karşılaştığım sorulardan biri de şu: “Rüyada …