Kategori: <span>Genel</span>

Anksiyete Nedir? Nasıl Tedavi Edilir?

Anksiyete Nedir? Nasıl Tedavi Edilir?

Anksiyete Nedir?

Anksiyete, vücudun bir tehdide veya algılanan tehdide fiziksel tepkisidir. Aşırı korku, endişe veya takıntılı düşünme gibi zihinsel tepkilerin yanı sıra kalp çarpıntısı, hızlı nefes alma, midede kelebekler ve enerji patlamasına neden olur.

Herkes zaman zaman anksiyete yaşar. Bize kaçmak için enerji ve uyanıklık vererek tehlikeden kaçınmamıza yardımcı olur. Ancak bazı insanlar için endişeli duygular kaybolmaz. Durumları gerçekte olduğundan çok daha kötü görebilirler ve kaygıları konsantre olma, uyuma ve sıradan görevleri yerine getirme yeteneklerini etkiler. Bu duygular anksiyete bozukluklarından kaynaklanabilir.

Anksiyete Nedir? Nasıl Tedavi Edilir?
Anksiyete - Ankara Psikolog

Anksiyete bozuklukları, dünyada en yaygın akıl sağlığı koşulları grubudur ve hayatlarının bir döneminde ortalama 4 kişiden 1’ini etkiler.

Anksiyete bozukluklarının yaygın türleri şunlardır:

Yaygın anksiyete bozukluğu: Sağlık, iş veya finans gibi bir dizi olağan konu hakkında aşırı, kontrol edilemeyen endişe.

Sosyal fobi veya sosyal anksiyete bozukluğu: İnsanların utanma veya reddedilme korkusuyla sosyal veya performans durumlarından kaçınmasına neden olan bir bozukluk.

Panik bozukluğu: Ani yoğun mantıksız korku atakları, nefes darlığı, baş dönmesi ve diğer fiziksel semptomlar olan düzenli panik ataklar.

Agorafobi: Panik atak geçirme korkusu nedeniyle belirli durumlardan kaçınmak (agorafobi genellikle panik bozukluğu ile ilişkilidir).

Spesifik fobiler: Hayvanlardan, böceklerden, yerlerden veya insanlardan korkma gibi yalnızca belirli bir durum için geçerli olan mantıksız korkular. Örneğin, klostrofobi, kapalı veya kapalı alanlardan belirli bir korkudur.

Obsesif kompulsif bozukluk (OKB): Anksiyete ile başa çıkmanın bir yolu olarak tekrarlayıcı, rutin davranışlara neden olan istenmeyen düşünce ve dürtüler.

Travma Sonrası Stres Bozukluğu (TSSB): Travmatik bir yaşam olayı yaşadıktan veya tanık olduktan sonra korku ve kaçınma duygularının kaybolmaması. Üzücü anılar, geri dönüşler, kabuslar ve uyku güçlüğü içerir.

Bir Uzmana Ne Zaman Başvurmalısınız?

Anksiyete günlük yaşamınızı etkiliyorsa, bir doktorla veya bir akıl sağlığı uzmanıyla konuşmak, doğru desteği almanın ve tedavi seçeneklerini anlamanın ilk adımıdır.

Randevunuza gidene kadar bir süre belirtilerinizi yazmanız yardımcı olabilir, bu nedenle bir doktora veya ruh sağlığı uzmanına neler yaşadığınızı açıklamak daha kolaydır. Kapsamlı bir anksiyete bozukluğu teşhisi koymalarına yardımcı olacaktır.

Anksiyete Nasıl Tedavi Edilir?

Hangi anksiyete tedavilerinin sizin için işe yarayacağı size, ne tür bir anksiyete bozukluğunuz olduğuna ve ne kadar şiddetli olduğuna bağlıdır. Düzenli fiziksel egzersiz gibi yaşam tarzı değişiklikleri yaparak hafif kaygıya yardımcı olabilirken, daha ciddi vakalar ilaç gerektirebilir.

Bakımınızla ilgilenen kişiler arasında doktorunuz, bir psikiyatrist veya psikolog, ruh sağlığı hemşiresi veya başka türden bir danışman yer alabilir.

Doğru bakım ile iyileşme mümkündür. Yaygın tedaviler ve kaygıyı yönetmenin yolları şunları içerir:

  • Psikolojik terapi

Anksiyete, kaygıya neden olan sorunlu düşünme kalıplarını değiştirmek için tasarlanmış bilişsel davranış terapisi (BDT) veya davranış terapisi dahil olmak üzere farklı terapiler kullanılarak tedavi edilebilir. Bu, korkulan durumlarla birlikte gelen kaygıyı azaltmak için sizi yavaş ve güvenli bir şekilde bu durumlara maruz bırakma yöntemi olan ‘duyarsızlaştırma’yı içeren BDT’nin bir bileşenidir.

Anksiyete için diğer terapi türleri arasında kişilerarası terapi (ilişkilere odaklanma), kabullenme ve bağlılık terapisi ve anlatı terapisi (hayatınızı tanımlamak için kullandığınız hikayeleri anlama) yer alabilir.

Yukarıda sizlere verdiğimiz yöntemler sayesinde anksiyeteden kurtulmak sizler için kolay olabilir. Tedavi almaya karar verdikten sonra Ankara Psikolog ile iletişime geçerseniz işler çok çok daha kolay ilerleyebilir. Çünkü Ankara Psikolog yetkin ve deneyimli kadrosu ile anksiyeteleriniz size veda edene kadar hep yanınızda olacak. Tek yapmanız gereken iletişime geçmek.

Anksiyete tedavisi için psikolog yardımı talep edebilirsiniz. Ankara Çankaya bölgesi Anksiyete alanında yardım alabileceğiniz psikolog tavsiyeleri için bizimle iletişime geçebilirsiniz.

Kaygı Nedir? Kaygı Problemleri Nasıl Çözülür

Kaygı Nedir? Kaygı Problemleri Nasıl Çözülür

Kaygı Problemleri

İster panik atak, obsesyon ve kompulsiyonlar, ister günlük kaygı belirtileri yaşıyor olun, yalnız olmadığınızı bilmek çok önemlidir. Dünyada en yaygın akıl hastalığı olan kaygı bozuklukları, her milyonlarca yetişkini etkiliyor.

Bir ruh sağlığı uzmanıyla çalışmak ruh sağlığınızı iyileştirebilir. Birçok kaygı bozukluğu için psikoterapi en etkili tedavidir. Psikoterapi, endişelerinizin ve korkularınızın altında yatan nedenleri ortaya çıkarmanıza, nasıl gevşeyeceğinizi öğrenmenize ve daha sağlıklı başa çıkma mekanizmaları ve problem çözme becerileri geliştirmenize yardımcı olabilir. Esasen, terapi size kaygının üstesinden gelmek için gerekli araçları verir ve bunları nasıl kullanacağınızı öğretir.

Kaygı tedavisinde en sık kullanılan terapi türlerinden bazıları şunlardır:

  • Bilişsel davranışçı terapi

Bilişsel-davranışçı terapi (BDT), kaygı bozukluklarının tedavisinde en yaygın kullanılan terapidir. Bu terapi, dış olaylar değil, düşüncelerimizin nasıl hissettiğimizi, düşündüğümüzü ve nasıl davrandığımızı etkilediği kavramına dayanır. Başka bir deyişle, içinde bulunduğunuz durum nasıl hissettiğinizi belirlemez, ancak duruma ilişkin algınız belirler.

BDT, dünyaya ve kendimize bakışımızdaki olumsuz düşünce ve davranışları ele alır. Bilişsel-davranışçı tedavi iki ana bileşeni içerir:

Kaygı Nedir? Kaygı Problemleri Nasıl Çözülür
Kaygı Problemleri - Ankara Psikolog

Bilişsel terapi, olumsuz düşüncelerinizin sinirlilik ve kaygı duygularına nasıl katkıda bulunduğunu inceler.

Davranış terapisi, durumlardaki davranışlarınızın ve tepkilerinizin kaygıyı nasıl tetiklediğini inceler.

Grup terapisi ve yapılandırılmış terapi seanslarının bir kombinasyonu yoluyla BDT, sorunlu düşünce ve inançları belirlemeyi, onlara meydan okumayı ve bunları daha sağlıklı, daha yapıcı düşünce ve inançlarla değiştirmeyi amaçlar.

  • Maruz Kalma Terapisi

Adından da anlaşılacağı gibi, maruz bırakma terapisi danışanları korkulan nesnelere veya durumlara maruz bırakır. Tekrarlanan maruz kalmalar yoluyla, danışanlar korkulan durumlar üzerinde artan bir kontrol duygusu hissederler ve aşırı endişe zamanla daha yönetilebilir hale gelir. Maruz kalma tedavisi iki şekilde yapılabilir. Terapistler danışanlarından korkulan durumları hayal etmelerini isteyebilir veya danışanlar yavaş yavaş korkulan durumlarla gerçek hayatta yüzleşebilir. Maruz kalma terapisi tek başına veya bilişsel-davranışçı terapi ile birlikte kullanılabilir.

  • Psikodinamik Terapi

Psikodinamik terapi, kökleri geçmiş deneyimlere dayanan olumsuz düşünce ve davranış kalıplarını tanımayı içerir. Psikodinamik yönelime sahip terapistler, tipik olarak açık uçlu sorular ve serbest çağrışım kullanır ve danışanların akıllarında ne varsa tartışmasına olanak tanır. Terapi seansları sırasında danışanlar ve terapistler bilinçsiz olumsuz davranış kalıplarını belirlemek için birlikte çalışırlar. Danışanlar bu çağrışımları gün ışığına çıkararak sorunlu davranışların ve duyguların üstesinden gelmeyi öğrenebilirler.

  • Kişilerarası Terapi

Kişilerarası terapi, ergenlerde ve yetişkinlerde kişilerarası sorunları ele alan kısa süreli bir tedavidir. İlk terapi seansları sırasında, sosyal izolasyon, kaçınma veya saldırganlık gibi olumsuz kalıpları belirlemek için terapistinizin zihinsel sağlık endişelerinizin doğası ve kişilerarası deneyimler hakkında bilgi toplamasını bekleyebilirsiniz. Sonuç olarak, kişilerarası terapi, danışanların zihinsel sağlık sorunlarını anlamalarına ve başkalarıyla olumlu sosyal etkileşimler geliştirmelerine yardımcı olmak için çalışır.

  • Diyalektik davranış terapisi (DDT)

DDT, ağırlıklı olarak BDT’ye dayanır, ancak rahatsız edici düşünce, duygu ve davranışları onlarla mücadele etmek yerine kabul etmeye odaklanır. Danışanlar, olumsuz düşünce ve davranışlarla uzlaşarak, iyileşmeye yönelik kademeli bir tedavi planı oluşturmak için terapistlerle birlikte çalışabilirler.

DDT, hastaların duygusal ve bilişsel becerileri öğrenmelerine ve bu becerileri günlük yaşamlarına başarıyla uygulamalarına yardımcı olur. Genel olarak DDT, aşırı korku ve sinirlilik gibi zor duygularla mücadele etmeye odaklanır. DDT, kaygı bozukluğu olan kişilerin duygusal düzenleme kapasitelerini ve duyguları kontrol etme yeteneklerini geliştirmelerine yardımcı olabilir.

Bazen kaygı belirtileri bunaltıcı olabilir ve yoğun korku ve sinirlilik günlük yaşamınıza müdahale edebilir. Aşırı kaygı ile mücadele ediyorsanız, akıl sağlığınızı doğru kişinin ellerine teslim etmeniz çok önemlidir.

Doğru terapisti bulmak için Ankara Psikolog aracılığıyla bir ruh sağlığı uzmanına ulaşın. Kişisel tercihleriniz ve gereksinimleriniz ne olursa olsun, sizi rahat hissedeceğiniz bir akıl sağlığı uzmanına ulaştıracağız.

Ankara Psikolog platformundaki deneyimli ruh sağlığı sağlayıcılarından biri, tedavi seçeneklerinizi keşfetmenize, kaygı belirtilerinizi yönetmenin yeni yollarını bulmanıza, yaşam kalitenizi iyileştirmenize ve zihinsel sağlık endişelerinizi gidermenize yardımcı olacaktır.

İleri Yaş Terapisi Nedir?

İleri Yaş Terapisi Nedir?

İleri Yaş Terapisi Nedir?

Akıl sağlığı sorunları her yaşta göz korkutucu olabilir ve hiç kimse sessizce acı çekmek zorunda kalmamalı veya sorunları nedeniyle yargılanacakmış gibi hissetmemelidir. İnsanlar genellikle zihinsel sağlık sorunlarının yaşla birlikte kötüleştiğine inanırlar, ancak gerçekte bu her zaman doğru değildir.

Yaşlıların daha yatkın olduğu bazı durumlar olsa da, psikolojik veya psikiyatrik durumlar her yaşta ortaya çıkabilir ve bunlarla baş etmenin anahtarı erken teşhis ve etkili tedavidir.

Altmışlı yaşların ortalarında, sonlarında veya daha büyükseniz ve son zamanlarda duygusal ve davranışsal sorunlarla mücadele ediyorsanız, yaşa bağlı bazı sorunlar yaşıyor olabilirsiniz. Ancak, kişisel yaşamınızdaki bunaltıcı bir duruma basitçe tepki veriyor olmanız da çok olasıdır. Her durumda, yardım isteyin. Başa çıkmakta zorluk çektiğinizi kabul etmekten utanmayın; aileniz ve sevdiklerinizle mücadeleleriniz hakkında konuşun ve nasıl yardım alabileceğinize karar verin.

Dünya Sağlık Örgütü‘ne göre anksiyete ve depresyon, yaşlılarda en yaygın görülen zihinsel ve nörolojik durumlardır ve dünyanın yaşlı nüfusunun sırasıyla %5’ini ve %7’sini etkilerler. Ayrıca, yaşlı nüfusun %3,8’inde anksiyete bozuklukları bulunur ve bunu %1 ile madde kullanım sorunları takip eder.

İleri Yaş Terapisi

Depresyon ve Yaşlılık

Depresyon, genel yorgunluk, kötü bir gün geçirmenin veya olumsuz bir dönem geçirmenin sonucu olarak kolayca yanlış anlaşıldığı için genellikle hafife alınan durumlardan biridir. Gerçek şu ki, yaşlı nüfusun yaklaşık %7’sinde meydana gelen zayıflatıcı bir akıl sağlığı bozukluğudur.

 

Genellikle geriatrik depresyon olarak adlandırılan yaşlılardaki depresyon, herhangi bir yaş grubu için genel bir depresyon tanısının semptomlarını yansıtabilir ve semptomlar diğer hastalıklarla birlikte ortaya çıktığından, bozukluk teşhis ve tedavi edilmeyebilir.

 

Depresyon türleri değişkenlik gösterir ve majör depresyon, kalıcı depresif bozukluk, bipolar bozukluk veya mevsimsel duygulanım bozukluğunu içerir. Dikkat edilmesi gereken yaygın depresyon belirtilerinden bazıları, sürekli üzgün ve endişeli bir ruh hali, değersizlik, çaresizlik ve umutsuzluk duyguları, azalan enerji, sürekli yorgunluk, sinirlilik ve zevkli faaliyetlere ilgi kaybıdır. Bu duyguların bir kişide ortaya çıkabileceğini, ancak depresyon olarak sınıflandırılmayacağını belirtmekte fayda var; Teşhisi diğerlerinden ayıran şey, günlük işleyişi önemli ölçüde engelleyen yukarıdaki semptomların şiddetli ve sürekli bir bölümüdür.

 

Ayrıca, semptomların kapsamı, tam gelişmiş bir depresif dönemin kriterlerini karşılamayabilir, bu da doktorların tedavinin zorunlu olmadığını varsaymasına yol açar. Aslında, bakıcılar veya doktorlar bir şeylerin yanlış olduğunu bile fark etmeyebilirler çünkü yaygın (yine de hatalı) varsayım, depresif hissetmenin yaşlanmanın bir parçası olduğudur. Siz veya sevdiğiniz kişi zor bir dönemden geçiyorsa ve depresif duygular günlük işleyişinizi etkiliyorsa, bir uzmana danışma zamanı gelmiştir.

 

Anksiyete Bozuklukları ve Yaşlılık

 

Bir araştırma, yaşlı yetişkinlerin, bir anksiyete bozukluğu teşhisini garanti etmeyebilecek, ancak normal işlev görme yetenekleri üzerinde gerçek bir etkisi olabilecek anksiyete belirtileri gösterebileceğini bildirdi. Sosyal fobiler, panik bozukluklar, travma sonrası stres bozukluğu ve obsesif-kompulsif bozukluk daha az yaygın olmakla birlikte, en yaygın kaygı bozukluklarıdır.

 

Anksiyete bozukluğunun temel tanımlayıcı özelliği, bu kadar şiddetli huzursuzluğa neden olmaması gereken günlük olaylar ve sorunlar hakkında sürekli, aşırı endişe duymadır. Yaşlıların sağlık sorunları ve mali konularda endişe duyması normal olsa da, sürekli bir endişe hali endişe sebebidir. İlaç ve terapi, yaşlıların kaygıyla baş etmelerine yardımcı olmada çok etkili olabilir ve etkili bir tedavi planı, yaşam kalitesini iyileştirmede etkilidir.

 

İster bir akıl sağlığı hastalığı tanısı almış olun, ister zor olan ve normal çalışma yeteneğinizi etkileyen belirtilerle mücadele ediyor olun, yardım istemekten çekinmeyin. Ankara Psikolog olarak bizler sizlere yardım etmek için bizimle iletişime geçmenizi bekliyoruz. Yaşlılık hepimizi için kaçınılmaz bir durum ve ondan dolayı oluşacak akıl sağlığı sorunları da utanılacak bir durum değil. Ancak yaşlılıkta esenlik sahibi olmak sizin elinizde. Bizimle iletişime geçtiğiniz takdirde o esenliğe ilk adımı atmış olacaksınız.

 

Ankara Çocuk ve Ergen Psikolojisi

Ankara Çocuk ve Ergen Psikolojisi

Çocuk ve Ergen Psikolojisi – Ankara Uzman Terapi

Çocuk ve ergen psikolojisi, gelişim dönemlerinde yaşanan duygusal, davranışsal ve sosyal zorlukların ele alındığı, profesyonel bir psikoterapi alanıdır.
Ankara Uzman Terapi olarak, çocukların ve ergenlerin yaşadığı problemleri erken dönemde fark edip sağlıklı çözümler geliştirmelerine yardımcı oluyoruz.
Amacımız; çocukların güvenli bir ortamda kendilerini ifade edebilmeleri, duygusal dayanıklılık kazanmaları ve aile içi iletişimin güçlenmesidir.

Ankara Çocuk ve Ergen Psikolojisi
Çocuk ve Ergen Psikolog - Ankara Psikolog

Çocuk ve Ergen Terapisinin Amacı

  • Duygusal farkındalığı ve kendini ifade etme becerilerini geliştirmek

  • Davranışsal problemleri çözmek (öfke, içe kapanma, saldırganlık vb.)

  • Okul başarısını ve sosyal uyumu artırmak

  • Ebeveyn-çocuk iletişimini güçlendirmek

  • Ergenlik döneminde kimlik karmaşası, özgüven eksikliği veya stres yönetimi konularında destek sağlamak


🧩 Kullanılan Terapi Yöntemleri

  • Oyun Terapisi: Küçük yaş grubundaki çocukların duygularını oyun yoluyla ifade etmelerine yardımcı olur.

  • Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT): Olumsuz düşünce kalıplarının fark edilmesi ve daha sağlıklı düşünme becerilerinin kazandırılması sağlanır.

  • Sanat Terapisi: Resim, çizim, hikâye gibi yaratıcı yöntemlerle duygusal farkındalık geliştirilir.

  • Aile Odaklı Terapi: Çocuğun davranışsal süreçlerinde aile ile işbirliği yapılarak kalıcı değişim hedeflenir.


🌿 Ergenlerle Çalışma Süreci

Ergenlik dönemi, kimlik gelişiminin ve bağımsızlık arayışının yoğun olduğu hassas bir süreçtir.
Bu dönemde yaşanan kaygı, öfke, özgüven sorunları, sınav stresi, sosyal izolasyon veya bağımlılık eğilimleri, ergen terapisi ile sağlıklı bir biçimde ele alınabilir.

Ankara Uzman Terapi’de, ergenlerle kurulan güven temelli ilişki sayesinde genç bireyler duygu ve düşüncelerini özgürce ifade edebilir, kendi potansiyellerini keşfedebilir.


💫 Çocuk ve Ergen Terapisinin Faydaları

  • Duygusal denge ve özgüvenin artması

  • Okul, arkadaşlık ve aile ilişkilerinde olumlu değişim

  • Davranış sorunlarının azalması

  • Stresle ve kaygıyla başa çıkma becerilerinin gelişmesi

  • Aile içi iletişimin güçlenmesi


👩‍👧 Ankara’da Profesyonel Psikolojik Destek

Ankara Uzman Terapi, çocuk ve ergen psikolojisi alanında uzman klinik psikolog kadrosu ile çalışır.
Her çocuk benzersizdir; dolayısıyla her terapi süreci de o çocuğun veya gencin bireysel ihtiyaçlarına göre şekillenir.

👉 Çocuğunuzun duygusal ve sosyal gelişimini desteklemek için bizimle iletişime geçin.
📞 Ankara Uzman Terapi – Çocuk ve Ergen Psikolojisi & Terapi Merkezi


 

Ankara Çocuk ve Ergen Psikolojisi
Ankara Psikolog Tavsiyeleri - Ergen Psikolojisi
Aile Terapisi Nedir?

Ankara Çift Terapisi

Aile Terapisi Nedir?
Ankara Çift Terapisi - Ankara Uzman Terapi

Ankara Çift Terapisi – İlişkinize Yeniden Denge Katın

Çift terapisi, partnerler arasında yaşanan iletişim kopukluklarını, duygusal uzaklaşmayı veya tekrarlayan çatışmaları sağlıklı bir şekilde çözümlemeye yardımcı olan profesyonel bir terapi sürecidir.
Ankara Uzman Terapi olarak, ilişki dinamikleri konusunda deneyimli uzman psikologlarımız ile çiftlerin birbirini yeniden anlamasına, empati kurmasına ve ilişkilerine güvenle yeniden yön vermesine yardımcı oluyoruz.

Çift terapisi, yalnızca “sorunlu ilişkiler” için değil, ilişkisinin daha sağlıklı ilerlemesini isteyen her çift için etkili bir destek sürecidir.

Ankara Çift Terapisi
Ankara Çift Terapisi - Ankara Psikolog

Çift Terapisinin Amacı

  • İletişim sorunlarını çözmek ve empatiyi artırmak

  • Kırgınlık, öfke veya aldatma sonrası yeniden güven oluşturmak

  • İlişkide tekrar eden tartışma döngülerini sonlandırmak

  • Duygusal bağın güçlenmesini sağlamak

  • Sağlıklı sınırlar, saygı ve bağlılık duygusunu yeniden kazandırmak


🧩 Ankara Uzman Terapi’de Çift Terapisi Süreci

Seanslar, çiftin ihtiyaçlarına göre yapılandırılır. Terapist, her iki partnerin de kendini açıkça ifade edebildiği güvenli bir ortam oluşturur.
Bu süreçte uygulanan teknikler:

  • İletişim becerileri eğitimi: Etkin dinleme, “ben dili” ve empati odaklı konuşma teknikleri.

  • Duygusal odaklı terapi (EFT): Duygusal bağın onarılmasına ve güvenin yeniden inşasına yardımcı olur.

  • Bilişsel davranışçı yaklaşımlar: Olumsuz düşünce kalıplarının fark edilmesi ve değiştirilmesi.

  • Çözüm odaklı terapi: Geleceğe yönelik olumlu adımlar planlanır, geçmişin yükleri hafifletilir.


🌿 Çift Terapisinin Faydaları

  • İlişkide daha derin bir anlayış ve empati gelişimi

  • Tartışma yerine sağlıklı iletişim biçimlerinin yerleşmesi

  • Duygusal yakınlığın yeniden inşası

  • Güven duygusunun artması

  • Birlikte karar alma ve sorun çözme becerilerinin gelişmesi


👩‍❤️‍👨 Kimler İçin Uygundur?

  • Sürekli tartışma yaşayan çiftler

  • Duygusal veya fiziksel uzaklaşma hissedenler

  • Aldatma veya güven kaybı sonrası ilişkisini onarmak isteyenler

  • Evlilik öncesi ilişki farkındalığı kazanmak isteyen nişanlı veya sevgililer

  • Uzun süredir birlikte olup iletişim kurmakta zorlanan çiftler


📍 Ankara’da Profesyonel Çift Terapisi Desteği

Ankara Uzman Terapi, çift terapisi alanında uzman psikolog ve terapist kadrosu ile bilimsel, etik ve empatik bir yaklaşımla hizmet vermektedir.
Her ilişkinin kendine özgü bir hikayesi vardır. Biz, bu hikayenin sağlıklı bir şekilde devam etmesi için yanınızdayız.

👉 İlişkinizde yeniden denge ve huzur kurmak için ilk adımı atın.
📞 Ankara Uzman Terapi – Çift Terapisi & İlişki Danışmanlığı

Aile Terapisi Nedir?

Aile Terapisi Nedir?

Aile Terapisi – Ankara Uzman Terapi

Aile Terapisi, aile içindeki iletişimi güçlendirmek, çatışmaları çözmek ve duygusal bağları yeniden kurmak amacıyla yürütülen profesyonel bir psikoterapi sürecidir. Ankara Uzman Terapi olarak, deneyimli psikologlarımızla birlikte her aile bireyinin kendini daha iyi ifade edebildiği, anlaşılabildiği ve duygusal dengeyi yeniden kazandığı bir süreç sunuyoruz.

Aile terapisi, sadece bireysel sorunların değil, tüm sistemin bir bütün olarak ele alınmasını sağlar. Bu yaklaşım, aile üyeleri arasındaki etkileşimi güçlendirir ve sağlıklı bir iletişim kültürü oluşturur.


👨‍👩‍👧 Aile Terapisinin Amacı

  • Aile bireyleri arasında sağlıklı iletişimi yeniden kurmak

  • Çatışmaları, öfke ve kırgınlıkları yapıcı biçimde çözümlemek

  • Güven, sevgi ve saygı temelli bir aile ortamı oluşturmak

  • Çocuklar ve ebeveynler arasındaki dengeyi yeniden kurmak

  • Ailede yaşanan psikolojik, davranışsal veya duygusal zorlukların çözümüne destek olmak


🌿 Aile Terapisi Türleri

Ankara Uzman Terapi’de, her aileye özel yaklaşımlar sunulur. Terapistlerimiz duruma göre bir veya birden fazla terapi tekniğini entegre edebilir:

  • Aile Sistemleri Terapisi: Aile içi rollerin ve ilişkilerin düzenlenmesine odaklanır.

  • İşlevsel Aile Terapisi: Özellikle ergenlerde öfke, iletişim bozukluğu veya bağımlılık gibi sorunlarda etkilidir.

  • Öyküsel Aile Terapisi: Aile bireylerinin kendi hikâyeleriyle yüzleşmelerini ve yeni bir bakış açısı kazanmalarını sağlar.

  • Psikoeğitim Yaklaşımı: Aile üyelerinin ruhsal süreçler, tedavi yöntemleri ve destek mekanizmaları hakkında bilinçlenmesini hedefler.

  • Destekleyici Aile Terapisi: Aile bireylerinin duygularını paylaşabildiği, güvenli bir alan oluşturur.


🔍 Kullanılan Teknikler

  • Davranışsal teknikler: Rol yapma, iletişim egzersizleri ve beceri eğitimleri.

  • Psikodinamik teknikler: Geçmiş yaşantıların bugünkü ilişkiler üzerindeki etkisini anlamaya yardımcı olur.

  • Yapısal teknikler: Aile içi sınırların yeniden düzenlenmesi ve denge kurulması sağlanır.


💫 Aile Terapisinin Faydaları

  • Aile içi iletişimin gelişmesi

  • Çatışmaların yapıcı biçimde çözülmesi

  • Empati ve anlayışın artması

  • Duygusal destek sisteminin güçlenmesi

  • Bireylerin ruhsal iyileşmesine katkı sağlanması


📍 Ankara’da Aile Terapisi Desteği

Ankara Uzman Terapi olarak, aile terapisi alanında uzman psikolog kadromuzla sizlere profesyonel destek sunuyoruz.
Her aile kendi hikayesini yeniden yazabilir. Biz, bu yolculukta size rehberlik ediyoruz.

👉 Daha mutlu, huzurlu ve sağlıklı bir aile yaşamı için bizimle iletişime geçin.
📞 Ankara Uzman Terapi – Aile Terapisi & Psikolojik Destek Merkezi

Aile Terapisi Nedir?
Aile Terapisi - Ankara Uzman Terapi
Psikolojik Test - Projektif Testler Nelerdir?

Psikolojik Test – Projektif Testler Nelerdir?

Psikolojik Test - Projektif Testler Nelerdir?
Psikolojik Test - Projektif Testler

Projektif Testler

Önceki yazımda sizlere psikolojik değerlendirme araçlarından testleri iki alt başlıkta incelendiğini ve bu alt başlıkların objektif test ve projektif test alt başlıkları olduğunu anlatırken objektif testleri anlatmaya çalışmıştım. Bu yazımda ise sizlere projektif testlerden bahsedeceğim. Projektif test kavramı ilk defa 1939 yılında Lawrence Kelso Frank tarafından kullanılmaya başlanmıştır ve bu kavram Sigmund Freud’un dinamik kuramına dayanır. Yansıtma adı verilen savunma mekanizması kişiye rahatsızlık veren düşüncelerini, kabul etmenin zor gelebileceği fikirlerini ve karşısındakilere ifade etmesinin rahatsız edici olabileceğini düşündüğü duyguları dışarıya yansıtarak bu savunma mekanizmasından faydalanılmaya çalışılmaktadır. Projektif testlerin genel amacını kısaca özetlemek gerekirse kişilere belirsiz bir uyarıcı vererek onların duyguları, düşünceleri ve fikirlerinin cevaplarındaki yansımalarını tespit etmektir.

Projektif testler çocuk, genç veya yetişkin bireylere uygulanabilmekle birlikte kullanılan yöntemler ve yorumlama şekilleri farklılık gösterdiği söylenebilir. Yine birçok gizil travma ve sağlıklı baş edilmeyen yas süreçleri gibi çeşitli konularla ilgili bilgi verebilmekle birlikte tanı ve tedavi planı geliştirilirken projektif testlerden faydalanabilir.

Projektif testlerin genel özelliklerinden bazıları ise:

  • Doğrudan olmayan yöntemlerdir, sorudan veya görselden öte bireylerin verdiği cevaplar çok önemlidir.
  • Objektif testlerde olduğu gibi evet veya hayır gibi sınırlı cevaplar yerine sınırsız bir cevap özgürlüğü vardır, bireylerin uyarıcıya verdiği cevap tamamen kendisine hastır.
  • Projektif testlerdeki uyarıcılar herhangi bir nesne veya şeyi ifade etmezler genellikle belirsiz şekillerdir ve bu belirsiz şekillerin kişide yarattığı izlenimin bireyin duygu ve düşüncelerini yansıtacağı düşünülür.
  • Benliğin bütün boyutlarıyla ilgili bir değerlendirme hâkimdir.
Psikolojik Test - Projektif Testler Nelerdir?
Projektif Test Nedir? - Ankara Uzman Terapi

Alanda en sık kullanılan projektif testler Rorschach Testi ve Tematik Algı Testidir (TAT).

Rorschach Testi

Herman Rorschach tarafından 1921 yılında geliştirilmiştir. Bu testte bireylere 5’i renkli ve 5’i renksiz olmak üzere toplam 10 tane simetrik mürekkep lekesi olan görsel gösterilir. Test bireylerin mürekkep izlerinin ortaya çıkardığı şekilleri algılamalarını inceler ve birçok farklı tanılı hastaların birbirinden çok farklı cevaplar verdiğini söylemek mümkündür.

 

Tematik Algı Testi (TAT)


Bu test ise Henry Murray ve Christiana Morgan tarafından 1934 yılında geliştirilmiştir. Bu testte ise danışana 30 kart gösterilir ve bu kartların her biriyle ilgili hikâyeler anlatması teşvik edilir. Bu testten beklenen ise bireyin hikâye yazarken kahramanıyla özdeşim yapması ve kahramana atfettiği duygu ve düşüncelerin onun duygu ve düşüncelerini yansıtmasıdır.

Psikolog Seçimi Nasıl Yapılır?

Psikolog Seçimi Nasıl Yapılır?

Psikolog Seçimi Nasıl Yapılır?

Duygularınız, ilişkileriniz veya davranışlarınızla mücadele ederken yardım istemek zor olabilir. Ancak ne kadar erken yaparsanız, o kadar çabuk daha iyi hissetmeye başlayabilirsiniz. Mücadelelerinizin üstesinden gelmek için atacağınız ilk adımlardan biri, size yardımcı olacak bir psikolog bulmaktır. Size en uygun psikoloğu nasıl bulursunuz?

İşte akılda tutulması gereken bazı önemli faktörler:

Psikolog Seçimi Nasıl Yapılır?
Psikolog Seçimi Nasıl Yapılır?

Tavsiye Almak

Birinci basamak doktorunuzdan bir psikolog sevk listesi isteyerek başlayın. Ailenizden, arkadaşlarınızdan ve diğer sağlık hizmeti sağlayıcılarından öneriler isteyerek bu listeye ekleyebilirsiniz. Psikologlar, çocuk ve ergen psikolojisinden nöropsikolojiye kadar 14 farklı alanda alt uzman olabilirler. Bireysel danışmanlık için, özel muayenehanede, klinik veya tıbbi ortamda çalışan bir psikolog arayın. Listenizi daraltırken, psikologla tanışmak veya fikir alışverişinde bulunmak için bir danışma randevusu almak için her psikoloğun ofisini arayın.

Psikoloğun Kimlik Bilgileri

Birinci basamak doktorunuzdan bir psikolog sevk listesi isteyerek başlayın. Ailenizden, arkadaşlarınızdan ve diğer sağlık hizmeti sağlayıcılarından öneriler isteyerek bu listeye ekleyebilirsiniz. Psikologlar, çocuk ve ergen psikolojisinden nöropsikolojiye kadar 14 farklı alanda alt uzman olabilirler. Bireysel danışmanlık için, özel muayenehanede, klinik veya tıbbi ortamda çalışan bir psikolog arayın. Listenizi daraltırken, psikologla tanışmak veya fikir alışverişinde bulunmak için bir danışma randevusu almak için her psikoloğun ofisini arayın.

Psikolog Seçimi Nasıl Yapılır?
Psikolog Deneyimi - Ankara Uzman Terapi

Psikoloğun Deneyimi

Akıl sağlığı sorunlarıyla karşılaştığınızda deneyim önemlidir. Bir psikoloğun bir koşul veya programla ilgili deneyimi ne kadar fazlaysa, sonuçlarınız da o kadar iyi olur. Psikoloğun sizin özel durumunuza sahip kaç hastayı tedavi ettiğini sorun. Belirli bir terapi veya programa ihtiyacınız olabileceğini biliyorsanız, psikoloğa bu yaklaşımı kullanarak kaç hastayı tedavi ettiğini ve ne kadar iyi olduklarını sorun.

Psikolog Seçimi Nasıl Yapılır?
Psikolog Seçimi Ankara Uzman Terapi

İletişim Tarzı

Rahatça konuşabileceğiniz ve bilgi ihtiyaçlarınızı destekleyen bir psikolog seçin. Psikologla ilk tanıştığınızda, bir soru sorun ve nasıl yanıt verdiğine dikkat edin. Sorularınızı

Ankara Psikolog Seçimi için psikologlarımız sayfasını inceleyebilirsiniz.

Psikolog Randevu oluştumak için tıklayın

Psikolojik Testler Nelerdir?

Psikolojik Testler Nelerdir?

Psikolojik Testler Nelerdir?
Psikolojik Testler - Objektif Testler

Objektif Testler

            Psikolojik değerlendirme araçlarından biri olan psikolojik testleri iki alt başlıkta incelemek mümkündür bu alt başlıklar; objektif testler ve projektif testler alt başlıklarıdır. Bu yazımda size objektif testlerden bahsedeceğim. Objektif testler zekâ, algı veya kişilik özelliklerini ölçmeyi hedefleyen ölçüm araçlarıdır. Bunun yanı sıra uzmanın gerekli gördüğü durumlarda tanı şüphesi varsa çeşitli ölçekler veya envanterlerin uygulanması gerekebilmektedir. Objektif testler kendi içinde üç alt başlıkta incelenirler bunlar sırasıyla; yapılandırılmış maddelerden oluşan testler, yarı yapılandırılmış maddelerden oluşan testler ve yapılandırılmamış maddelerden oluşan testler şeklindedir.

  • Yapılandırılmış maddelerden oluşan testler sıklıkla aşina olduğumuz çoktan seçmeli cevaplandırma, doğru/yanlış yargıları ve eşleştirmeli cevapların olduğu testlerdir
  • Yarı yapılandırılmış maddelerden oluşan testler genellikle kısa cevapların yer aldığı veya boşluk doldurmalı ifadelerin olduğu testleri ifade etmektedir.
  • Yapılandırılmamış maddelerden oluşan testler ise sorulara açık uçlu cevaplar beklenen yazılı veya sözlü olarak ifade edilmesi gereken yanıtları kapsarlar.
  • Bu kısımda ise hangi ölçme aracının kullanılması gerektiğine birçok değişken göz önünde bulundurularak uzman tarafından karar verilmektedir.

Kısaca objektif testlerin tarihçesinden bahsetmek gerekirse psikolojinin tarihi ile paralel bir yol izlediği söylenebilir. 1879 yılında Wilhelm Wund tarafından ilk deneysel psikoloji laboratuvarı açılmıştır ve bununla birlikte ilk kez algı, dikkat ve tepki zamanı gibi değişkenler “sistematik” bir biçimde ölçülmeye başlanmıştır. 1888 yılında ise Psikolog James Mckeen Catell yayınlarından birinde “zekâ testi” tanımını kullanmıştır. Daha sonra bu çalışmalar Alfred Binet ve Theodore Simon tarafından daha farklı bir tarafa çekilerek Fransız okul sisteminin kullanması için ilk “zekâ testini” geliştirmişlerdir. 1905’te yayınlanan ilk Binet-Simon ölçeği 30 sorudan oluşmaktaydı ve günümüze kadar sıklıkla güncellenerek geliştirilmeye devam ettiği söylenebilir. Yani zekâ testlerinin psikolojik ölçüm araçları arasında neredeyse en eski ve en sık çalışılan konulardan biri olduğunu söyleyebiliriz.  

Alanda en sık kullanılan zekâ testleri ise

Wechsler Çocuklar İçin Zekâ Ölçeği (WISC-IV)


6-16 yaşları arasındaki çocukların ve ergen bireylerin zihinsel beceri ve yeteneklerini değerlendirmek için kullanılır ve zekâ testleri arasındaki en güncel testlerden birisidir. Testin amacı çocuğun veya ergenlik dönemindeki gencin zeka düzeyini tespit etmektir ancak bunun dışında sözel, algısal becerilerini ölçer ve zaman yönetimi, dikkat, konsantrasyon ve hafıza becerilerini de kapsamlı bir şekilde değerlendirmemize yardımcı olur.

Stanford-Binet Testi


Bu test ise 2-6 yaş aralığındaki çocuklara daha sık uygulanır ve çocuğun ince motor becerileri, el-göz koordinasyon becerisi, görsel ve işitsel hafızası hakkında detaylı bilgi vererek mantıklı düşünme becerilerinin akranlarının becerileriyle kıyaslanmasına olanak sağlar.

Alanda en sık kullanılan objektif test ise

Minnesota Çok Yönlü Kişilik Envanteri (MMPI)


Bu test dünyada en sık kullanılan yetişkin kişilik ve psikopatoloji testidir. Test 16 yaş ve üstü okuma-yazma bilen herkese yapılabilir testin amacı ise ayırıcı tanı koymak, tedavi planı oluşturmak veya işe alımlarda en uygun personel seçimini yapmak amacıyla kullanılır. Test kişiliğin birçok alanıyla ilgili oldukça detaylı bilgi verse de dezavantajı 566 maddeden oluşuyor olmasıdır. Bu 566 maddeye verilen evet veya hayır cevapları kişi hakkında oldukça detaylı bir bilgi verir ve klinik gözlemle birleşen bu bilgi tedavi planının hazırlanmasında kritik bir önem taşır.

Psikolojik test yaptırmak için randevu oluşturun.

Ankara Ümitköy Psikolog randevusu için tıklayın.

Cocukluk-Travmalari-Evlilik-Doyumunu-Nasil-Etkiler-Ankara-aile-terapisi

Çocukluk ve Evlilik

Cocukluk-Travmalari-Evlilik-Doyumunu-Nasil-Etkiler-Ankara-aile-terapisi

Çocukluk Travmaları Evlilik Doyumunu Nasıl Etkiler?

Çocukluk döneminde yaşanan olumsuz hayat deneyimleri evlilik doyumu için büyük bir handikaptır. Çocukluk dönemi travmalarını bilmek, anlamlandırmak ve aşmak ise hayat kalitesini çokça arttırmaktadır.

Çocukluk Dönemi

Çocuklukta yaşanan fiziksel şiddet, psikolojik şiddet, öfke sorunları, boşanma tanıklığı gibi bireysel deneyimler travmalara dönüşebilir. Bireyin çocukluk döneminde yaşadığı bu tür travmalar yaşamın sonraki dönemlerini etkileyebilir. Bu travmalar sonucunda yaşamın tamamında, özellikle yaşamın gelişim evrelerinde sorunlarla karşılaşmak mümkündür. Bu olumsuz etkiler evlilik doyumu veya bağlanma üzerinde de görülebilir. Bu durum evlilik doyumu ile birlikte kişilerin anlam veremediği zorlu bir duruma dönüşebilmektedir. Çocukluk çağı travmalarının farkında olan bireylerin, bu durumun farkında olmayan bireylere göre yaşam doyumlarının daha yüksek olması beklenir. Bu tür olaylara örnek olarak fiziksel veya cinsel saldırı, kaza, çocuklukta yaşanan çeşitli istismar biçimleri, ihmaller verilebilir. İnsanların çoğu hayatlarında birden fazla önemli travmatik olay yaşamıştır. Bu travmatik olaylar, yaşamları boyunca çeşitli zararlı etkilere neden olur ve anksiyete, depresyon, somatik şikayetler intihar düşünceleri ve eylemlerini içeren patolojilere dönüşebilir.

Cocukluk-Travmalari-Evlilik-Doyumunu-Nasil-Etkiler-Ankara-aile-terapisi

Çocukluktan başlayaran güven ve güvensizliğe bağlı bağlanma sorunlarının çoğu, ilişkilerde kaygı ve kaçınma gibi iki farklı duruma neden olmakta ve bireyler için daha zor yaşamlar yaratmaktadır. Kaygılı bağlanma, bireyin ilişkilerinin bütünlüğünü ve güvenilirliğini bozarken, kaçınmacı bağlanma ise bireyin ilişkideki rahatını ve güvensizliğini tehdit eder.

 

Evlilik Doyumu

Evlilik doyumunun tanımı için sevgi, sadakat ve paylaşılan değerlerin önemi vurgulanmalıdır. Evlilik hayatındaki olumlu gelişmeler bireyin hayatında olumlu geri dönüşler alırken, aynı şey olumsuz gelişmelerde olumsuz geri dönüşlere neden olur. Evlilik doyumunun yüksek olması evliliğin uzun süre devam etmesini sağlarken, düşük evlilik doyum düzeyi bireylerin birbirlerini hem psikolojik hem de fizyolojik olarak yıpratmalarına neden olur. Evlilik doyumundaki olumlu ve olumsuz gelişmeler kişilik, cinsiyet, ırk, eğitim durumu gibi birçok değişkene göre değişebilmektedir.

Araştırmalara göre çocukluk döneminde yaşanan travmaların ileride evlilik doyumsuzluğuna yol açabileceği ve yetişkinlikte yaşanan sorunların özellikle depresyon şeklinde ortaya çıktığı sonucuna ulaşılmıştır. Bu nedenle çocukluk döneminde yaşanan travmatik olaylar bir uzman eşliğinde değerlendirilmeli ve bugüne etkisi anlamlandırılmalıdır.

 

Psikolog randevusu oluşturmak için tıklayın

Kaygı Bozukluğu ile Başa Çıkmanın 7 Bilimsel Yolu – Uzman Psikolog Anlatıyor

Kaygı Bozukluğu ile Başa Çıkmanın 7 Bilimsel Yolu – Uzman Psikolog Anlatıyor

Kaygı Bozukluğu ile Başa Çıkmanın 7 Bilimsel Yolu – Uzman Psikolog Anlatıyor Günümüzde birçok insan, sürekli …

ankara-psikolog

Ankara Psikolog – Uzman Klinik Psikolog Desteği

Ankara Psikolog – Uzman Klinik Psikolog Desteği 🌿 Kendinizi Daha İyi Hissetmenin İlk Adımı Ankara Uzman Terapi, …

Psikolojide En İyi Özel Üniversiteler

Psikolojide En İyi Özel Üniversiteler (2025 Güncel Rehber)

Psikolojide En İyi Özel Üniversiteler (2025 Güncel Rehber) Psikoloji, insan davranışlarını, duygularını ve düşüncelerini …